kadıköy'deki ilk fenerbahçe maçında klasikleşen bir farklı yenilgiden sonra, yaşlı kalbinin kaldıramayacağı derecedeki bir acı, keder ve ızdırapla başına tatsız bir hadise gelmesinden korktuğum yaşlı amcamız...
kalbinde ritim bozuklugu olan teknik direktordur. 1999 senesindeki Besiktas macerasinin rahatsizligi sebebiyle 3 ay surmus oldugunu hatirlarsak gorevde cok uzun sure kalmayip gorevini yardimcisina birakacak teknik direktordur.
bu adam o klübede nası ölmeyecek diye beni kara kara düşündürmüş futbol dehası.
keşke gelmese de ölümü kendi vatanı yerinde kayseri'nin veya trabzon'un soğuk bir stadında olmasa.
galatasaray'ı genç ve deneyimsiz bir teknik direktöre ** emanet edip ne olacağını merakla bekleyen yönetimin, genç ve deneyimsiz teknik direktörü spor basınına kurban etmemek için takımın başına getireceği paravan teknik direktördür.
büyük başkan özhan canaydın'ın (!) , ahı gitmiş vahı kalmış, ciddi sağlık problemleri ve yaşına rağmen hala takımın başına getirmek için çabaladğı "75" yaşındaki teknik adam.
(bkz: allah akıl fikir versin)
üç yıldan beri zaman gazetesi adına derbi ve milli maçları yorumlayan, istanbul a her geldiğinde kendisini görme ve konuşma fırsatını bulduğum , * türk futbolu nu yakından takip eden futbol adamı. *
1990'lı yılların başlarında galatasaray'ı başarıyla çalıştıran alman teknik direktör.yakın zaman önce beşiktaş takımını da çalıştırmış ancak rahatsızlığı nedeniyle görevini bırakmak zorunda kalmıştı.zaman gazetesinde spor yazarlığı yapıyor.
sürekli rahatsızlıklar geçiren bir bünyedir. bu sebepten önce galatasarayda ki görevini bırakıp yerine reinhard hollmann'ı daha sonra beşiktaşta ki görevini bırakıp yerine hans peter briegel'i getirmiştir.
daha sonra beşiktaş kendisiyle sözleşme imzalamış,kulübün ağzı kulaklarına varmıştır fakat kendisi rahatsızlanarak görevi yardımcısı na devretmiştir...
kaiserslautern'i şampiyonluğa taşıyan alman hoca galatasaray'a bir sezonda 4 kupa birden kazandırmıştır. bir yıl kaldığı galatasaray'da uefa kupası'nda 3. tura kadar yükselirken roma'yı mağlup ederek galatasaray'ın ilk kez bir italyan takımını deviren türk kulübü ünvanı kazanmasında da büyük pay sahibi olmuştur. galatasaraylıların unutamadığı isimlerden birisidir.