uzun yıllar evvel araba çarpması sonucu üst kısmı parçalanan doğal gaz kutusundan foşur foşur fışkıran gazı hiçbir şey yokmuş gibi gidip kapattığım an yaşamışlığımın olduğu şeydir. böyle filmlerdeki gibi millet "ay ay ayyyy" diye zombi görmüş insan gibi sağa sola kaçışırken şansa arabanın ana şebekeden gelen hattı değilde ( orayı kırsa zaten işi ne kadar iyi bilirsen bil tüm sokağın gazı kesilmedikçe bir şey yapamazsın ) regülatör dediğimiz basınç düzenleyiciden hemen sonrasını kırdığını görünce panik yapmadan normal adımlarla gidip regülatörün öncesindeki vanayı kurbağacık ( ayarlı anahtar ) ile kapatmıştım.
tabi şansa o gazı anında alevlendirecek herhangi bir kıvılcım vs olmaması da cabası idi. kutudan iyice uzaklaşınca "biriniz 187 yi arayın uleyn" diye mahalleliye seslenip üstüne sigara yakıp * hemen 2 yandaki binada çalışan ustaların yanına doğru sakin sakin yürümüştüm. hey gidi günner hey be eskiden az kahraman değildik hani.. yok lan ne kahramanlığı iki bardak soğuk su içmeden adamlara olayı bile anlatamamıştım. kolay mı böyle durumda helecanlanmamak *
Şüphesizdir ki lavaboyu kullanmadan evvel pantolonu kıvırma hareketinin yapıldığı andır. Çorap çıkartılıp kıvrılan yerin arasına sıkıştırılırsa karizma olimpos dağının en tepesine çıkarak tanrılarla sohbet eder.
