islam'ı seçmeden önceki ismi goodson truman'dır ve mahkûm numarası 97s444'tür. ikinci derece saldırı (fabrika kundaklama) suçundan 6 haziran 1997'de tutuklanmış ve şartlı tahliyesi 5. yılda olmak üzere 18 yıl cezaya çarptırılmıştır. dört kitap yazmış güçlü bir aktivist olan kareem said, aynı zamanda hitabet yeteneği, entelektüel birikimi ve plânlı-programlı yaşam tarzı ile (dost-düşman fark etmeden) diğer mahkûmlar tarafından da sürekli akıl danışılan bir otorite olmuştur.
bıçkın bir delikanlı, kızgın yağa dökülen su, güneşi ellerinde tutan adam...
olamadık o mahpushanede, seninle beraber cihad edemedik. buluşamadık gece dost sohbetlerinde. demli ice tealerimizi yudumlayıp maklubeye ortak dalamadık.
--spoiler--
affet sana sıkılan kurşuna siper olamadık. affet imam!
--spoiler--
Oz'da ki en dassaklı adamdı rahmetli. Zeka, güç, asalet, cesaret ve öfkesi ile oz'da bir numaraydi. Omer white- fuck u sahnesi de unutulmazlar arasındaydı. Zate diğer sahneleri herkes yazmış. Bi filmde oynamak için diziden ayrılmıştır diye bilmekteyim.
a salam alaykum brother deyişi insanı tatlı tatlı gülümsetir. liderdir, zekidir ama hırsına ve egosuna yenilir çoğu kez.
canlı yayında valinin göz boyamak için yaptığı affı kabul etmeyerek milyonların önünde valiyi göt etmesi dizinin en keskin sahnelerinden biriydi.
ilk zamanlarda siyahi milliyetçiliği ve ilmihal bilgilerinin az olması büyük ihtimalle Malcolm X'den esinlenildiği içindir, zira Malcolm da hacca gidene kadar bambaşka bir islama ** inanıyordu.
asıl adı goodson truman olan, oz'da müslümanların lideri karizmatik ve bilge karakter. Malcolm X'den esinlenerek yaratılmıştır, hatta bir sahnede buna gönderme yapılmıştır.(bkz: http://b1303.hizliresim.com/17/g/l1dj3.jpg)
--spoiler--
ilk bölümde Tim Mcmanus ve Leo Glynn'in işbirliği çağrılarını karizmatik bir şekilde reddetmiş*, ardından inancının tebliğine başlamıştır. Takipçilerini uyuşturucu ve sigara kullanmamaya ikna edince The Homeboys * kendisini aleni şekilde tehdit etmiştir, ama o yılmayacağını çok güzel bir şekilde göstermiştir.* Birinci sezonun finalinde ayaklanmayı diğer çetelerin liderleriyle yönetmiş , hatta isyanın başaktörü olmuştur.ikinci sezonda Vali Devlinin kendisini serbest bırakma teklifini "verdim mi ayarı, ciğerine kadar dayarım" dercesine bir tiradla reddetmiştir. akabinde ve detayında aşık olmuş, takipçileri tarafından yalnızlığa itilmiş, Beecher'la bir dostluğu olmuş, başından bir sürü iş geçmiştir; ama bunların hiçbirinin 4.sezonun finalinde Adebisi'yi öldürmesi kadar üzerinde tesiri yoktur. Adebisi'nin katlinden sonra nerdeyse bir sezon süren şiddetli bir iç buhrana kapılmıştır. Bu buhranın sonunda Malcolm X'in Hacı Malik-El Şahbaz oluşu gibi bir değişim yaşamış ve tekrar müslümanların lideri olmayı kabul etmiştir. Sonrasında da fazla uzun yaşamamıştır. Ölümü ise * şanına yakışmayacak cinsten çok kıytırık bir ölüm olmuştur.*.*
Serüveninin kısa ve eksik bir anlatımından sonra Kareem Said'i unutulmaz kılan özelliklerini de şöyle sıralanabilir:
1. inandığı şeyler için ölümüne mücadele eden, gerçek bir eylem adamı olması.
2. Ozda temiz kalabilen tek kişi olması.
3. Mükemmel bir hatip olması ve muhatabına mesajını en etkili şekilde aktarmak için tabiri caizse şov yapmaktan kaçınmaması.
4. Yaşadığı derin iç çatışma sonrasında yeniden dirilişi. Sadece bu değişim bile onu unutulmaz dizi karakterleri listelerine yazmak için yeter sebeptir.
ölmeden hemen önce müslümanlara yaptığı konuşmanın sonunda titreyek allahuekber diye haykırması, o mağrur ve gururlu gülümsemesi, valiye siktiri çekmesi akıllardan çıkmaz.
müslümanların efsane lideri, verdiği ruhani savaştanda galip çıkmış ve gerizekalı lamuel idzik tarafından hunharca öldürülmüştür. adebisiyle yaptığı nothing dansı unutulacak gibi değildir.
--spoiler--
ramazan ayı için vali'nin hapishanedeki müslümanlardan biri için kura ile çıkaracağı af şansını elde edip daha sonra kameralar önünde vali'ye ayarı verip reddetmesiyle doruğa çıkmış bir karakterdir.
`
i refuse your pardon`
--spoiler--