yanlış düşüncedir. hem de çok yanlıştır. bir gün herkes dönse bile sırtını size, sırtını dönmeyecek tek kişi kardeşinizdir. buradan benden 900 km uzakta olan kardeşime selam eder, sevgilerimi gönderirim biraderime.
erken yaşlarda mantıklı gibi gelse de ilerleyen zamanlarda mantıksız gelmesi muhtemel düşünce. arazi bölme davaları yüzünden babamlar böyle bir durumu yaşadılar ama yıllar sonra birbirinden nefret eden insanlar bir araya geldiler. akışına bırakmak lazım bazı şeyleri, zamanla geçer.
not: dostum bu arada keşke elimden bir şey gelse de sana yardım etsem sadece 1 adet artı oy gönderebildim. hissetmişsindir zaten.
çocukken kavga sonrası girilen durum. max. 2 saat sonra 'ehehe gelsene bakkala gidelim' denilerek son bulur.
ötesi başıma gelmedi, kendimi bu yüzden çok şanslı sayarım.
olsada gelip geçisi spontane bir duygu olması gerekmektedir. o senin canının yarısıdır ulan tamam bazen piçlikler,sinsilikler yapar ama olsun karşılıksız sevmekte gerekir bazen.
olsada gelip geçici spontane bir duygu olması gerekmektedir. o senin canının yarısıdır ulan tamam bazen piçlikler,sinsilikler yapar ama olsun karşılıksız sevmekte gerekir bazen.
kardeşten nefret edilmez. kardeşle kavga edilir, kardeşe küsülür, kardeşle uzun yıllarca konuşulmaz ama kardeşten nefret edilmez işte bu kardeşliktir ve kardeşlik bunu gerektirir. her zaman kardeşin iyiliği düşünülür onu takip eden gölge olunur. eğer gerçekten kardeşinizden nefret ediyorsanız hiç kardeş olmamışsınızdır.
kıskançlık desen değildir.bu çok farklı bir duygudur.her zaman ortaya çıkmaz,zaten her zaman ortaya çıkıyorsa ruhsal sıkıntıların olduğu belirtisidir.doktora gidilmelidir.
kardeşten nefret ettiğini sanmaktır. ben de öyleydim inan.
fakat sonra anlaşılıyor be, yeri gelir anadan babadan öndedir, ki bende hep öyledir. En yakınındakidir, ve her zaman yanında olandır. Sevilir, özlenir...
anlarsın . *
Üzücüdür. Hele de aileyle karşı karşıya gelme durumu varsa kendini yalnız hissettirir, hayattan soğutur falan...
Olayı derinlemesine incelerdim ama yazar odak noktasını fatih üniversitesi'nin ve fem dershanelerin kötü olduğu, aileyi dağıttığı, insanları değiştirdiği konusunda tutmuş. Özellikle isim vermesi bunu anlattı bana, bilemem. Sanırım "evet, bu dinciler çok kötü. Allah belalarını versin" dediğimde rahatlayacak. Farz etsin öyle dedim. Ve mutlu olsun, rahat olsun.
geçici bir duygudur. ben de bizim it ile böyle kedi köpek gibiydim.. ne zaman ki, abi sen iste ben yapayım moduna girdi o zaman sevdim, bağrıma bastım. bi defa benimle iyi geçinebilmesi için kurallara uymak zorundaydı.
1. ben gelince pc nin başından kalkıcak- kayyu izlemeye gidecek.
2. su getir dediğim de, ayrıca aç isen yemek hazırlayayım diyecek.
3. ben eve adımımı attıktan sonra pc ye gizlice yüklediği serdar ortaç şarkılarını geri dönüşüm kutusuna gömecek.
4.telefonumu haftanın belirli günlerinde şarj edecek, sabah alarmını kuracak.
5.benden para istemeden önce babama gidecek, silsile nedir bilecek.
6.erkek arkadaşı olmayacak, aynı gruba dahil olduğum için bir piçin kokusunu 2 km öteden alırım, yalan söyleyemekte ne demek.
7.aile içinde anlaşmazlığa düştüğümde hep benden yana çıkacak, abimin üstüne gitmeyin diyecek.
bu şartları kendisine sundum, şimdi mutlu mesut takılıyor. he bu şartlara uyuyor mu, tabiiki hayır. aslını sorarsan benden daha gaddar it. olsun önemli olan kuralları belirlemekti..
bazıları için anlık değildir.* ben abimi her ne kadar sevsemde,olay çıkmasın diye her şeyini alttan alsamda,bir dediğini 2 etmesemde benden nefret etmekte.hayır anlamıyorum neden? borç istedin verdik.* gecenin 03:00'ında karnım acıktı dedin melemen yaptık.param yok dedin o kadar oyun cd sini beleş verdim sana.* derslerin kötü olmasına rağmen babama anneme o düzeltir ya hem çalışıyor o dedim.ama sen hala beni sevmemektesin be abi.ben sana daha ne yapayım abicim.içinde kin var demekki bana karşı.
ben lisedeyken yani ergenlik yıllarımda abimle zırt pırt tartışırdık. kavga ederdik. daha doğrusu dayak yerdim çoğu zaman. ama hiçbir zaman aramz bozulmadı. abi lan işte. abi. var mı ötesi.