kucağımda gezdirirken etrafı bir koku sarardı. anlardımki bizim ki sıçmış oturdurdum onu bir güzel böyle sağa sola yuvarlardım her yeri bok olurdu gerçi ibne deli gibi gülüyordu eziyeti anneme oluyodu. çok defa sormuştur bu çocuk sırtına nasıl sıçıyor diye.
küçüklüğümde bana çok kez yapılmış olandır. küçük bünyem acılar çekmiş olsa da* şimdi bildiğin gülüyorum.
*evde koridordaki araya saklanıp şşş ben abin değilim deyip korkutmak, bi saat boyunca konuşmak ve buna inandırmak en sonunda ağlatmak.
*yataktaki yorgana rulo şeklinde sarmak sonra gülerek sallamak.
*boncuklu tabancayla kardeşin poposuna hedef almak.
*bardağa su yerine rakı koyup içirtmek.
*denizde sinsi sinsi yaklaşmak ve boğmaya çalışmak*
*ranzada yatarken;
-şş sana bi masal anlatıyım mı?
+anlat abi
-anlat demekle olmaz sana bi masal anlatıyım mı?
+anlatma abiii.
-anlatma demekle olmaz sana bi masal anlatayım mı? diye delirtmek.
ailecek tatile gidilir, pazar günü olduğunda deniz kalabalık olduğu için yosunlar su yüzüne çıkmıştır. yosunlar alınır, yüzme bilmeyen kardeşin can yeleğinin içine tıkılır. yosunlardan iğrenen kardeş kusar.
not: akabinde kardeş de ablaya yosun atar, abla kardeşe, kardeş ablaya derken bir bakılır, herkes birbirine yosun atmaya başlamıştır.
not2: maalesef kardeş bendim.
ayrıca (bkz: yosun)
akşam baba kişisi geldiği vakit abiyle dövüşülür, alt alta üst üste. abi şahsı küçük kardeşi işten yeni gelmiş, akşama kadar çekiç sallamış ve ayağında emeğin simgesi olan tere yani kokuya doğru bastırır.
1,3,5,10 saniye derken o müthiş buluşma.
babayı artık ciğerlerde hissetmek mümkündür. *
bak yine hissettim.!!! *
-ranzanın üst katından atmek
-denizde çelme takmak(az kalsın boğuluyodu)
-kapanan sandalyede sıkıştırmak
-kafasına kum döküp sonra saçlarını yola yola onu ayıklamak
ve daha saymak istemediğim yüzlercesi...
en gıcık olduğu şeyin,
görmeye, duymaya, hatta ait olduğu başlıktan bile haberdar edilmeye dayanamadığı var oluşun yanında tekrarlanmasıdır.
paylaşımcı yazarın en nefret ettiği durumdu seneler öncesi bu olay,
en sevdiği şarkının abisi tarafından apaçileştirilip defalarca yanında söylenmesiydi.
freddy krueger'den deli gibi korkulduğu dönemde * bir gece elm sokağını izledikten sonra yaşça büyük teyze oğlunun parmaklarına kahvaltı bıçakları bantlayıp fötr şapka takarak salona dalması ve korkudan perdelere tırmanan ben.
yapılışı: küçük kardeş ranza ve duvarın arasına sıkıştırılır. 2 tane yancı arkadaş ve abi ranzanın alt katına uzanır ve kokan ayaklarını ranzadan duvara doğru uzatır. küçük kardeş ayakları koklamamak için direnir, kaçıcak yeri yoktur.ama yaşamak için nefes almaya ihtiyacı vardır ve içine çeker. afiyet olsun.
on parmağa on mandal takılır üste beyaz bir çarşaf atılarak uyumamakta direnen kardeşin odasına girilir, parmaktaki mandallar birbirine sürtülür. anında ses kesilir, derin bir uyku başlar.
Bacağından tutup sürüklemek, balkona kitlemek, sen aslında başkasının çocuğusun seni evlatlık aldık hatta çöpten bulmuşlar seni deyip insafsızca ağlatmak nasıl zevk verir insana. Sen katıla katıla gülersin o ağlar daha çok sinirlenir. *