her gün, aksatmadan her gün, sabah saatlerinden akşam karanlığına kadar, bir köşede öylece oturan, uzun saçlı+sakallı, eski zaman evliyalarına benzeyen, mütemadiyen etrafında dolaşan ve ona sevgiyle sürtünen birkaç kediyle oynayan, onları besleyen amca. her sabah onun orada oturuşunu görmek içimi burkar, bir iki defa sohbet etmişliğimde de bana insanların çok kötüleştiğinden, cehennemde yanacaklarından dem vurmuştu. arada bir traş ederler bu amcayı. lakabı albaydır, niye bilmiyorum.