Çok güzel bir türkü, gün içinde "ver elini karlı dağlar aşalım, bayramlaşalım" kısmı ağzıma dolanmıştı. Şimdi özlem özdil yorumunu dinliyorum, bir de kıraç Çok iyi söyler.
bu kaleye aklı olan çıkmaz demekle başlıyorum ve hiç normal olduğum söylenmez demekle devam ediyorum. çok değil nisan ayında bu kaleye çıkmak için bir fikir öne sürüldü. başta güzel geldi kabul edildi filan derken çıkılmaya başlandı. o kadar yer yürüyen o kadar yere çıkan ben yarısında nefes nefese kaldım. gerçi üstümdeki hırka ve havanın sıcaklığı da etki etti bence buna.
ben dinlene dinlene çıkarken yanımdakiler ki biri abim benden önce çıktılar yukarı. ben de tek başıma yavaş yavaş çıktım. o zirve kısmına nefes nefese gelsem de o rüzgar ve o düzlük hoşuma gitmişti nedense.
inerken ise o kadar kısa sürüyor ki anlamıyorsunuz bile. inerken bir çift gözün bakışlarına da denk geldim tabi bu kısmı anlatmayacağım. neyse, bu kale macerası böyle keyifli bir şekilde sonlanmıştı benim açımdan. bu arada 7 yıl kalma gibi şeyler için yok öyle bir şey ulan diyorum. inanmayın siz.
'hisar'ın zaten kale anlamına geldiği düşünüldüğünde 'karakale kalesi' şeklinde anlanabilen, "kara" ismini konumumun zorluğundan alan ve dahi adına türkü yazılan afyon kalesi.
anadolu'daki doğulu kardeşi şebinkarahisar'dadır (karahisar-ı şarkî)
benim gibi öğlen vaktinde çıkmaya çalışan salakların da bir şekilde başarılı olduğu kale. tabii bu öğlen vakti yaz sıcağıdır efendim.
arabayı aşağıdaki caminin önüne bırakırsınız ve tırmanmaya başlarsınız. tırmanmadan önce birisi buz kalıbı olmak üzere iki tane su alırsınız ancak yarı yolda buz erir, su biter ancak tırmanma işlemi bitmez.
şimdi tek başıma gittiğim için hadi yaparız, hadi uçarız lafları edecek birisi olmayınca sıcağın etkisiylede s*çarım böyle işe diyerek yarı yolda inmeyi düşündüm, hatta buna yeltendim.
yarı yolda yani dönmeyi düşündüğüm yerden bir fotoğraf çekip https://galeri.uludagsozluk.com/r/874682/+ inmek için biraz soluklanmaya başladım.
işte bu sırada aşağıdan iki kişinin geldiğini gördüm, tamam şimdi yol arkadaşlarımı buldum diyerek hemen onlarla kaynaştım.*
hemşehri çıkmamızın da verdiği yakınlıkla kalan yolu birlikte çıktık. kalenin girişinde bir amca masasını kurmuş kola, gazoz, meyve suyu satıyor. çok iyi niyetli birisine benziyor alışveriş yapın, kazansın adam.
neyse amcadan sonra 20-30 metre daha çıkıyorsunuz ve bayrak direğinin olduğu zirveye varıyorsunuz. zirveden bakınca işte bu görünüyor. http://i.hizliresim.com/ZVQov0.jpg
iniş içinde bir gurbetçi baba oğul ile kaynaştım ve babayla sohbet ederek inişi tamamladım. benim gibi öğlen sıcağında değil de ikindi vakti çıkmanız tavsiye edilir. (bkz: afyonkarahisar)
çıkana kadar akla karayı seçtiğim kaledir, nedir abi öyle yav ora! hem çok dik hem de çok basamaklı, mahvoldum yukarı ulaşana dek, ama değdi mi derseniz, şahsen; manzara güzeldi ama tarihi açıdan pek bişey var diyemem sıradan surlarla çevrili bir kale...
zaten yukarıya ulaştığınızda üzerinize çöken yorgunluk, size oranın keyfini yaşama imkanı vermiyor...