amacını çözemediğim paranormal varlık. sabaha karşı gelir ve basar. karabasana alışkın olan ben onu siklemem ve tekrar yatarım ama uyutmaz asla, tam uykuya dalacakken tekrar gelir. sabah ezanı okunup bitene kadar da taciz eder pezevenk.
acaba kalk namaz kıl mı diyo?
yaşamayanlara anlatması zor olan bir durumdur. ama başına gelen insana dünyayı dar eden olaydır. çıkış yok kilitlenmiş vaziyette mal gibi kalmışsınızdır. hareket yok konuşmak yok o bedeniniz sanki bir hapis olmuştur size. besmele çekip kurtulursunuz tabi bu biraz vakit alıyor lakin kurtuluyorsunuz. ömrümde bir kere yaşadım bunu bir daha asla yaşamak istemem. öyle ottan çöpten şeylerden tırsan bir adam da değilim ama bu başka.
halk arasında karabasan olarak adlandırılan olayın bilimsel olarak açıklaması beynin vücudun rem uykusundan erken uyanması durumudur. beyin vücuttan erken uyanınca beynin verdiği komutları vücut hala uykuda olduğu için yerine getirememekte ve bu olay insanda vücudunun üstünde baskı varmış gibi bir his yaratmaktadır. genellikle stresli geçirdiğimiz günlerde meydana gelmektedir. bilim adamları hemen hemen her insanın hayatta en az 1 ya da 2 kere bu olayı yaşadıklarını ifade ediyor.
bir zamanlar korkutandır. felç oldum sanmıştım. şimdi alıştım yapacağınız en klas hareket tüm gücünüzle dönmeye çalışmak ya da gözünü yumup devam etmek. o bu bir şey değilde ilk defa yüzümde bile ağırlık hissettim.
benim götümü ellemişti bu, götü duvara verdim öyle uyudum kendime gelince. insan tedirgin oluyo kardeş. bu devirde bi göt kolay yetişmiyo.
bazen geliyor işte sağolsun, yine geldi diyip uyumaya çalışıyorum, muhtemelen bekleyip bekleyip sıkılınca gidiyordur, sıkıntı olmuyor artık. yatağın ucuna su, ekmek falan koydum hatta doyursun karnını.
lan bunun bi açıklaması var aslında öyle 3-5 harflik değil ama kafam şu an ona müsait değil.
sırtımda hissettiğim bir ürpertiyle uyanıyorum. hareket edemiyorum, konuşamıyorum. gözlerim açık.yatağın yanındaki sehpa tıpkı uyumadan önceki gibi. üzerinde cep telefonum, bir kalem ve bir bardak var. kendimi kasıyorum ve uyanıyorum ama uyandığımda sehpanın olduğu tarafa doğru bakmadığımı farkediyorum. sehpa tarafına dönüyorum ve tıpkı karabasan anında ki gibi sehpada cep telefonu, bardak ve kalem aynı şekilde duruyor oluyor. bu olaydan şu çıkarımı yapıyorum. beynimiz sonsuz hafızaya sahip bir kayıt cihazıdır ama bu kayıtları arşivden nasıl çıkaracağımızı bilmiyoruz. her nasılsa karabasan anında kendiliğinden bazı kayıtlar çıkarılıyor.
uyku sırasında görünen halüsinasyonlarla birlikte bedenin zihni tam uyanmadığı için kıpırdayamadığı durumlardır.
ayrıca dos komutu ile çalışan windows 98 ve 2000lerin vazgeçilmez robot uygulamasıdır.
bu dünyanın en namussuz ve haysiyetsiz şeylerinden biridir, evet. tam bir aydır, düzenli olarak her gece bu illeti yaşıyorum. artık profosyonelleştim, ilk saniyede çakıyorum olayı ve zihinsel olarak kontrolüm altına alıyorum, böyle giderse astral seyahat ile birleştirip iki dünyaya da hükmedicem. şaka bir yana, ölüm gibi bir şeydir bu. benim gibi daha ne olduğunu bilmeden, evde yalnızken yaşarsanız uyandıktan sonra tüm gün banyodan çıkmazsınız. ama artık öyle değil, yoo dostum yoo, şu an bir paranormal saldırıya uğrasam tekme tokat yere sererim o derece alıştım.
artık beni korkutamayacaksın.
not: uyku apnesi belirtisidir, baya bilimsel bir olaydır, üst taraf olayın makarasıdır, doktora gidin. hatta giderken beni de götürün çok uykum oluyor uyanıkken kalkıp gidemiyorum.
kış gelince balkanlardan gelen soğuk havanın da etkisiyle özellikle iç anadolu, doğu anadolu ve marmara bölgelerinde yaşayan vatandaşlarımızın sıfatıdır. ulusalcılık gibi olmasın, ekvatordan uzak ve sıcak deniz akıntılarının olmadığı, karasal iklime benzer iklimlerde yaşan bireylerin de kış mevsimindeki sıfatıdır.
özetle vücut uykuya devam ederken bilincin açılması durumu. eskiden korkardım, artık bana zevk veriyor. geçmesini istediğimde de kendimi gevşetiyorum anında geçiyor.
Hayatımda bir kez yaşadığım olay. Ilk başta korktum. Sonra hiçbir şey yapmamaya karar verdim. Bilincim yerine geldi. Elimin biri Apış aramda soklu(geceliğin içinde değil) diğeri yastığın arkasındaydı.
uyku felci. ilk defa dün gece yaşadım. bilimsel tanımını bilmeme rağmen ve metafiziğe inanmayan biri olarak altıma sıçtım. zira üstüme koşan bir yaratık gördüm bu sırada. bağırdım lakin hiç bir şey yapamadım. ben size sebebini kısaca şöyle özetliyeyim.
uyudukuya daldığımız anda, beynimiz sinir sistemini kapatarak reflex moduna alır. yani reflex harici sinir sinyali göndermez. uyku sırasında sağa sola dönmemiz, piçin teki burnumuza kulağımıza kağıt sokunca buralara tokat atmamız reflex yüzündendir. rüyayı uykuya ilk daldığımız sırada yani rem (rapid eye moment) uykusunda karabasandan önce genelde duygu yüklü rüyalar görürüz. genelde bu tür rüyalar kabus olur ve kabus sırasında da böbreküstü bezlerden adrenalin adlı hormon salgılanır. beyin, uykudan uyandığı sırada reflex olarak direkt göz kaslarını uyarır ve göz kasları açılır. beynimiz uykudan uyanır, gözler açılır lakin ortada bir problem vardır. kanımızda adrenalin vardır ve beyin bu durumda vücut kaslarının uyanık olduğunu düşünür ve onları açma ihtiyacı duymaz. sadece reflex olarak gözler açılır. tabi beyin daha tam fonksiyona başlamadığı için de bir takım hayaller görürüz. tabi daha sonra beyin yaptığı hatanın farkına varır ve kaslarımızı açar ve bizde bağırır çağırırız. ha birde yaratıkların beyninizi yediği, size dakikalarca eziyet ettiği karabasan hali saniyeler sürmektedir.
bugün yaşadığım durum. yüzüklerin efendisini açıp yatağa uzanmıştım. bir anda dalmışım. sonra bir ara uyandım yine daldım. daha sonra bir anda filmin konuşmalarını duymalarını başladım ama hareket edemiyorum, gözlerimi hafif açıyorum, bilgisayarın ekranı görülüyor ama bir şey zorla kapatıyor gözlerimi. kalkmaya çalışıyorum, hafiften doğrulur gibi oldum. sonra yine geri düştüm. sonra bir anda uyandım tabi. çok enteresan bir deneyimdi. ruh uyanmıştı ama vücut uyanmamıştı sanki. insana ölümü anımsatıyor. ruhun bedenle olan ilişkisini biraz kavrıyorsunuz. ölümde böyle bir şey demek ki. ruh bedenden ayrılıyor ve başka bir boyuta geçiyor. yani ahiret hayatı.