yusuf ziyad - ANF haber (pkk nın haber ajansı) yazısında türk ordusunun ve türk halkının korkacağını sandığı bir yazıyı kaleme almıştır. bu sözde korkaklığın, kendi korkaklıklarını örtmek için olduğu yadsınamaz bir gerçektir.
uzun bir süreden beri gerilla güçlerini ve hazırlıklarını yakından takip eden biri olarak bu operasyonlara katılacak olan askerlere şunu söyleyeceğim: anneleri, babaları, sevgilileri, eşleri, kardeşleri ile bir ömür geçirmek isteyen askerlere sesleniyorum; bu operasyonda güneye girebilirsiniz ancak oradan çıkamazsınız. onun için sevenleriyle kalmak isteyenler bu operasyona katılmasınlar.
çandarın dediği gibi sadece sorun kar-kış şartları değildir. askeri öldüren kar-kış değil gerillanın ateş gücüdür. çandar zap operasyonu ile bugünü kıyaslayarak bugünkü koşulların türk ordusunun lehine olduğunu söylüyor. aksine zap sürecinde gerilla araziye derinlemesine ve genişliğine yayılmamıştı. i̇ki metrelik kar kalınlığından dolayı araziye yerleştirilen tuzaklar çalışmaz haldeydi. kar ve kış koşullarından dolayı gerilla avuç içi kadar iyi bildiği araziyi iyi kullanamadı.
kış koşullarında türk ordusu uçak ve helikopterleri etkili kullanırken gerilla buna karşı yeterince kendisini savunamadı. zap operasyonu gerillayı tetikledi. türk devletinin böylesi operasyonları sürekli yapabileceği ihtimalini göz önünde bulundurarak arazinin her metresini, her kayalığını bir mevziye dönüştürerek araziyi genişlemesine ve derinlemesine direniş kalesine dönüştürdü. arazinin her metresini türk ordusunun hayal bile etmeyeceği tuzaklarla besledi. gerilla bu konuda gelmiş geçmiş tüm sınırötesi operasyonların en güçlüsüne hazırlık yapmış durumda.
şayet operasyon olursa türk ordusunu çok büyük sürprizler bekliyor. türk ordusu tarihin tanık olmadığı bir yenilgi ile yüz yüze gelecektir. basın ve kamuoyu her şeyden önce büyük gruplar şeklinde esir alınan askerlerin yanı sıra gerilla güçlerinin eline geçmiş künye ve cesetlere de tanık olabilir. bunun dışında daha farklı sürprizlerin türk askerini beklediğini söyleyebilirim.
e be oç, şartlar zor, hayat o koşullarda bir ipin ucunda olsa da, türk ordusu orada binlerce şehit kanı döküleceğini bilse bile, o dağlara yine gider, yine sizin o bi karınca kadar değerli olmayan canınızı alır, bu vatanı da son damlasına kadar savunur. bunu bile bile, götünüzden ter damlayarak kaçtığınız ve korktugunuz şanlı türk ordusunun bu şekilde söylemlerle korkacağını, aciz düşeceğini düşünmeniz, sizin korkaklığınızdan başka birşeyi göstermez. savaş meydanlarda kazanılır. zira bu bir savaş değildir, fakat siz o topraklarda askerlerimizin tek damla kanını akıtmaya devam ettikçe, gerekirse bunun adını soykırım* koyar, o dağları ova yaparız.
edit : bu yazıya bile eksi oy verebilecek leşler var aramızda.
eğer askerleri rehin alırlarsa ve bizim askerlerimiz rehin olmayı kabul ederse, birde üzerine onlar rehin aldıkları askerin kafasına sıkmazlarsa ağır orospu çocuklarıdır. aldığınız her rehineye sıkın. türkten esir olmaz. sizden korkan sizin gibi olsun.
ya şimdi şöyle; teröristi bitirmek çok kolay birşeydir. geçmişte birkaç kararlı adam olayın başındayken zaten bitmişti bu terör. sonradan bu adamları görevden aldılar allem ettiler, kallem ettiler, terörü devam ettirdiler.
tanım ; propaganda amaçlı kaleme alınmış bir yazıdır. pkk "böyle bir yazı yaz" demiştir, o şahıs da yazmıştır. bunlar onlar açısından bakınca normal gelişimlerdir. adamlar herhalde "türk askeri gel bak biz şurada şuradayız, gel bizi öldür" diyecek değildirler.
bu terörist ; hükümetimiz, oluşturulan politikalardan dolayı "kendilerini ciddiye almaya başlamışlardır", yoksa kendilerine verilen destek yolları kesilince kendi kakalarında boğulacaklarını kendileri de bilirler.
üç tür destek yolu vardır teröriste -) maddi destek, parasal , -)mühimmat desteği , ve -) lojistik destek...geçmişte birçoğu bugün ergenekon´dan içerde olan birçok komutan bu üç destek yolunu da kesmişti. dağdaki adamın yiyeceği,içeceği, atacaği kurşun, bozulan silahların yerine yeni silah, hep şehirden gelmek zorundadır. bunu istihbaratçılar istedikleri zaman bulurlar, zaten biliyorlardır. bu destek yolları kesildiği zaman, dağdaki adam "hoşaf" gibi kalmaktadır eksi 30 derecede. eli mahkum kalır, dağdan inmek zorunda kalır. yoksa kurda kuşa yem olur vahşi doğa koşullarında.
kendinden düşüneceksin, sen bilmemne dağlarına çıksan, asağıdan sana destek gelmeyince, n´apacan?...ne yiyecen?...domates yetiştirmeye kalksan onun açık arazide olması lazım, kendini hedef yaparsın, yoksa yetişmez domates, ayrıca yetişene kadar 6 ay beklemen lazım. yani öyle bi bağımlısın ki "aşağıya"...onlardan yardım gelmeyince elin mahkum kalır, s.ke s.ke o çıktığın dağdan inersin. bu aynen böyle gerçektir.
onların orada olması onların maharetlerinden değildir.geçmişte bizim komutanlar akılcı yollar izleyerek kopma noktasına getirmişlerdi bu herifleri. istedikleri kadar istediklerini yazsınlar, ne kadar aciz olduklarını kendileri de biliyorlar. o adamı boğmak istiyosan, onun destekcisini bulup desteği bi kestin mi, biraz zor dağlarda onun işi.
türk ordusu süpriz ile karşılaşır, künye ve cesetlerle döner demiş. ulan sen türk tarihini okudun mu hiç? biz kefensiz yatanların torunlarıyız künyelerimiz, cesetlerimiz dönse bile biz gurur duyarız. bütün dünya ile savaşmışız sizin gibi çapulcularla mı baş edemeyeceğiz ?