kar tanelerine haksızlık

entry2 galeri0
    1.
  1. Eski zamanlarda dünyayı bir güzellik olarak sarıveren kar, şimdi hayatı felç eden bir felaket gibi görülüyor. Gökyüzünden süzülmeye başlayan kar tanelerinin şiirsel güzelliğine bakan yok şimdi; herkes evine ya da işine ulaşmanın derdinde. Ne değişti peki? Daha mı çok kar yağıyor? Hayır, aksine! Eskiye oranla çok daha az kar yağışı alıyor artık şehirlerimiz. Mesele orada değil, mesele hayatın geçmişe oranla çok daha karmaşık bir trafikle seyrediyor oluşunda. Artık hayatlarımızı mahallelerin içine sığdıramıyoruz. Yaşama alanımız genişledi. Evlerinde neredeyse sadece konaklıyoruz. Günün ilk ışıklarıyla birlikte şehrin bir başka yerindeki iş yerlerimize transfer oluyoruz. Sosyal hayatımıza ilişkin bütün faaliyetlerimiz de yine mahallenin dışında geçiyor. Ya şehir merkezinde ya da bir alışveriş merkezinde... Çocuklarımızın okulları evimizin yakınında değil, epeyce uzağında olduğundan, onlar da servislerle evden okula ve okuldan eve taşınıp duruyorlar. Yemeğini dışarıda yiyenlerin sayısı arttı, bu durumun yol açtığı bir trafik de var. Yani sürekli hareket halindeyiz. Oradan buraya, buradan oraya gidiyor geliyoruz. Trafik aynı noktalarda yoğunlaşıyor. Herhangi bir nedenle hareket bir noktada tıkanırsa işler karışıyor. Bir küçük kaza, şehrin bütün akışkanlığını sekteye uğratabiliyor. Küçük bir kaza bunu yapıyorsa, yolları uzun süre kullanılamaz hale getiren yoğun yağışlar neler yapar? Elbette çok daha fazlasını... Gökyüzünden süzülen o mucizevî beyaz taneler üst üste birikip her yanı beyaz bir örtü kapladığında hayat duruyor.

    "Yoğun kar (ya da yağmur) yağışının sebep olduğu aksaklıklar" deniyor bu duruma günümüzde. Baştan ayağa yanlış ve adaletsiz bir yakıştırma bu! Sorun kar yağışında değil; bizim her şeyi pamuk ipliğiyle bağlayan yaşama biçimimizde.

    Kendi mahallemizde yaşayıp, ekmeğimizi kendi mahallemizden çıkardığımız, alışverişimizi mahalle esnafından temin ettiğimiz zamanlarda kar bizim için güzel bir sürprizdi sadece. Şimdi hayatı aksattığını düşündüğümüz kötü bir sürpriz. Yolları tıkayan, şehir trafiğini kilitleyen, mesafeleri aşılamaz hale getiren bir terslik... Kar hiç yağmasa her şey bizim için çok daha kolay olacakmış gibi geliyor çoğumuza. Ne büyük yanılgı! Hayatın kaynağı olan suyu nereden elde edeceğiz o zaman?

    Hayatı bu karmaşık seyriyle yaşamakta ısrarlıyız. Ve gülünç bir şekilde tabiatın da bize uymasını bekliyoruz. Olmayınca da isyan ediyor, kendi ellerimizle başımıza ördüğümüz çorabın suçunu tabiata atıyoruz. Kendi anormalliğimizi örtbas etmek için, yeryüzüne hayat suyu taşımak üzere dünyamıza düşen güzelim kar tanelerine iftira atıyoruz.

    "Yoğun şehir trafiğinin yol açtığı karmaşa, gökyüzünden nazlı nazlı yeryüzüne süzülmekte olan kar tanelerinin şiirsel güzelliğini fark etmemizi engelliyor" diye yazılmalı aslında haberler. Çünkü meselenin tek doğru izahı bu!

    (bkz: gökhan özcan)
    3 ...
  2. 2.
  3. hayatın hızlı temporuna dalıp, beyazın masumiyetini, gökyüzünün engin mavisinin verdiği özgürlük hissini, yanından geçtiği ağaçların yeşilinin huzurunu unutmuş, her şeyi günü birlik kolaylıklara endekslemiş sözde modern insan profili, davranışı.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük