Sözü ve müziği Yusuf Nalkesen'e ait bir Türk Sanat Müziği eseridir. Melihat Gülses son albümü Beyaz Köpükler'de seslendirmiş, Ergin Kızılay'ın yaylı tanburu ile Melihat Hanım'ın sesi birleşince beni ağlatmaktan beter etmiştir. Yalnızlık, beklemek, kızgınlık, kırgınlık ama bir o kadar da özlem duyguları ancak bu kadar güzel yorumlanabilir.
nusret yılmaz dan dinlediğinizde türk sanat müziği sevmiyor olsanız bile, sizi kendinizden geçiren hoş bir eser. şarkıyı yazan insandaki hisler şu zamanda aslında herkesin duygularına tercüman olacak cinsten. Ayrıca bugünlerde bu şarkıyı babutsadan dinleyebilirsiniz.
oturulmuştur bir masada arkadaşlarla. dem vurulur geçmişten, aşklardan, aşıklardan ve birden haktan abimizin o mükemmel sesi duyulur; kapıııınn... diye. o anda kalkar kadehler havaya, o kadar derine inilirki geri gelindiğinde üşüyor olarak bulur insan kendini bundan sonra. bir daha da o kıvama gelmez muhabbet. bu seyirde devam ederse zaten zom denilen duruma düşülür. taksici nin mermahmetine kalınır.
iyidir, güzeldir fakat şarkıya ismini veren o ilk mısrada ufak bir anlatım bozukluğu içerir.
"kapın her çalındıkça.."
keşke 'kapın hep çalındıkça' deseymiş üstad. belki bir mantıklı açıklaması vardır lakin ben bulamadım. her' in başka bir anlamı vardır belki de. bilemedim.
az ama öz sözleri şöyledir;
Kapın her çalındıkça o mudur diyeceksin
Beni kaybettin artık, sen çok bekleyeceksin.
hele bir yalnız kal da nasılmış göreceksin.
beni kaybettin artık, sen çok bekleyeceksin.
muhayyer kurdi makamından bir şarkı desem değil sanat eseri... tambur, darbuka ve keman ile birleşince insanda güzel etkiler yaratıyor... behiye aksoy da çok güzel söylemiştir bu eseri...