muhafazakar islamcı kılıklı liberal bukalemunların toplu halde kurduğu hükümetin dışişleri bakanının arakan için yaptığı söylem.
yahu böyle izzetsizlik olur mu? böyle politika yürütülür mü? yarım asırdır tek kurşunun atılmadığı, kimsenin burnunun bile kanamadığı kıbrıs üzerinde toprak paylaşımı yapmaya çalışılırken, apaçık ortada olan bir soruna böyle mi yaklaşılır? hiç mi stratejik düşünmüyorsunuz? düşmanlarımız dünyanın her yanına üs dikerken nasıl olur da oradan müslümanların boşaltılmasına destek vereceğinizi söylersiniz? nasıl oluyor da bunca şeye rağmen orada yeni bir ülke söylemini ortaya atmıyorsunuz?
bu hükümetin benim söylemlerimi getirdiği son nokta: 'ulan sizin Allahınız yok mu?'
Dili damağı kurutan, huni takıp, şuursuzca koşmayı tetikleyen, akla mantığa, gòze izana külliyen aykırı akıl almaz söylem.
siz şaka mısınız arkadaş!
Bebekken, beşikten mi düştünüz?
ilk altı ay ana sütünden mahrum muydunuz?
Bu ülke isviçre ayarında bir ülke de, biz mi gerizekâlılık edip bangladeş' li gibi yaşıyoruz?
Ülkede sefillik, işsizlik, huzursuzluk, gelecek kaygısı ayyuka çıkmışken, çocuğuna simit alamayan baba, intihara teşebbüs ederken, emar çekimi için, sancıdan eli böğründe altı ay bekletilen insan varken, suriyeli mültecilerle nasıl başedileceği bilinmezken, bu nasıl bir vaattir, hangi akla hizmettir?
aç tavuk kendisini buğday ambarında sanır sözünü hatırlatan söylemdir. demiyorlar ki millet vekillerimiz maaşlarını verecek. demiyorlar ki gemiciklerden 10 tanesini satıp yapacağız. demiyorlar ki kıyak emeklilikten vazgeçip yapacağız. 4 milyona yakın suriyeliye yettik sıra bangladeşe hibeye kadar geldi.
kaç tane memur bayram ikramiyesi aldı ? kaç tane emekliye zam yapıldı ? kaç tane işsiz gence iş imkanı sağlandı ? ülkede işsizlik yüzde 15 lere dayandı öz be öz kendi vatandaşı ızdırap çekerken bizimkilerin uğraştıkları şeylere bak. işin trajikomik yanı ikinci paragraftan itibaren hakları korunmaya çalışanlar gelir az sonra "siz karışmayın beaeaea" diye bok ederler buraları..