hep komşunun kızının mutfak eşyaları daha güzel olurdu. minik tencereleri tavaları vardı ama olsundu ne de olsa aynı mahallenin çocuklarıydık. senin benim mi vardı, o mutfak eşyasını getirse sen kilim getirirdin. o tencerelerin içine kum doldurur, ağaç yapraklarına toprak sarıp dolma yapılırdı. güzel günlerdi şimdi sadece özlemle mutlulukla arıyoruz o günleri.
(bkz: 80 lerin sonunda 90 ların başında çocuk olmak)
şimdiki ve bundan sonraki çocukların malesef öğrenemiyeceği oyun.of keşke bir günlüğüne çocuk olup tekrar oynayabilsem.
not: yazar sen ne yaptın böyle başlık mı olur, bitirdin beni.
çok zevklidir.
mahallenin bütün çocukları oyuncaklarını getirir, herkes bir aile üyesini oynar. en çok oyuncak kiminse o anne olur, en az oyuncağı olanda o ailenin çocukları.
en son biz oynadık sanırım kapı önünde evcilik, sonraki çocuklar apartman çocukları nerden bilsinler...