kapitalizminin tükettikleri

entry24 galeri0
    1.
  1. kapiltalizmin tükettiklerinin en başında " insanlık " gelir paraya tapan trilyonlarla oynayanlar için birinin açlıktan ölmesi kendilerini hiçbir zaman ilgilendirmeyen bir durumdur. gelir dağılımı arasında kıtalar oluşu fakir ruhları sömürür ve yok eder.
    20 ...
  2. 2.
  3. kapitalizm bir kan emici gibidir. insanların kanlarını tüketir kandan beslenir.
    2 ...
  4. 3.
  5. hızlı yaşatır duyguları tüketir, zevkleri önüne serer hazları tüketir sonun da ne olduğunu anlamadan ömrünü tüketir.
    1 ...
  6. 4.
  7. -Varsa bir fincan kahve alayım. Bizde bitmişte.
    - ulan altimizda bim var. Git oradan al lavuk. Bi daha da calma kapimi.
    1 ...
  8. 5.
  9. yaşamın büyük bir kısmı. bi kere para temelli yaşam, parayı en çok tutabilene daha çok hükmetme gücü verir bu sistemde. daha çok hükmetmek daha çok köleleştirmek olduğundan, köleleşen grubun yaşam döngüsü güçlü olanların yönlendirmesiyle döngü olmaktan çıkıp makineleşmeye yönelir. sosyal bir insan olarak psikolojisini, geçimini, sağlığını ve ilişkilerini korumak üzere programlanmış insan, zamanla bunların çoğunu kaybederek insan-mutant arası, sabah 9 - akşam 5 online, geri kalan zaman offline geçiren makine ruhu kazanır.
    1 ...
  10. 6.
  11. 7.
  12. karakterlerleri birbirine benzeterek farklılığı ortadan kaldıran kapıtalizm, en bariz şekilde insani vicdani tüketmiştir.
    0 ...
  13. 8.
  14. komşuluk..

    evvelden komşu komşunun eksiğini kapatmaya çalışırdı oysa artık bu değişti.. eksiğini yüzüne vuruyor komşu artık..
    0 ...
  15. 9.
  16. komunüzmin tükettiği maneviyatın aksine, maddiyattır. yani insan hep maddi ya da manevi olarak sömürülmektedir.
    2 ...
  17. 10.
  18. insanlığı tüketiyor ötesi mi var?
    0 ...
  19. 11.
  20. 12.
  21. "tükettiği bunca şey sayılıyorken, insanlığa kazandırdıkları kaybettirdiklerinin yanında devede kulak kalıyorken, nasıl oluyor da örneğin 90 yıldır bu ülkede iliğimizi sömürüyor?" sorusunun cevabı, şapkamızı elimize alıp başımızı önümüze eğmemize sebep olabilir.

    kapitalizme karşı esaslı bir mücadele vermeyi, hiç değilse verenlerin yanında olmayı düşündük mü? hayır. onu tamamen karşısına almak yerine içeriğine ilişkin bazı itirazlarımız oldu hep. siyasi tercihlerimizi de bu yönde yaptık. chp gibi sosyal demokrasi ucubesi bir partinin, akp gibi dini yardımla sistemi kurtaran bir partinin, mhp gibi "vatan millet sağolsun sermaye düzeni varolsun" diyen bir partinin 2012'de halen güçlü olmasının önemli bir nedeni de işte kapitalizme olan itirazlarımızdaki bu samimiyetsizliktir.

    (bkz: sosyalizm kazanacak)
    0 ...
  22. 13.
  23. 14.
  24. içimizdeki biz olma duygusunu tüketmiştir.
    60 lı 70 li yıllara bakınca iki şey var. biri yokluk diğeri siyasi hırsların kurbanı edilerek birbirine kırdırılan bedenler.
    yağın karaborsa da satıldığı çamaşırın elde yıkandığı o günlere bakınca aç insan sayısının bügünden çok daha az olması, paylaşmanın olduğu yoklukların, paylaşmanın olmadığı varlıklardan daha zengin olduğunu gösterir.
    doğru ya da yanlış bir görüşün savunucusu olunmuş o yılların tek cahilliği aynı vatanı farklı şekillerde sevdiklerini akıl edememek iken günümüze geldiğimizde o günlerde ne olup bittiğine dair merak bile uyanmayacak kadar cahiliz.
    ve ilişkiler. ister komşunuz, ister hemşeriniz, isterseniz çocukluk arkadaşınız belkide eşiniz... kaç tanesiyle 60 - 70 yıl aynı derde ağlayıp, aynı sevince güleceğinizi bir düşünün.
    kapitalizm bizi biz olmaktan ayırıp, hep ben olmakla tanıştırdı. bencillikse vurdumduymazlıkla beslenen bir illet.
    işte bu yüzden okan bayülgenin 90 lar programı bize güzel geldi. kaybettiğimiz masumluklarımızı hatırladık.
    80 lerin veletleri 90 ların umutlu gençleri iken 2000 lerde hayal kırıklığına uğramış yetişkinler 2010 larda vurdumduymaz bireyler oldu.
    tek odalı evlerde ki kalabalıklardan kurtulunca çok katlı binalarda yalnızlaşmak,
    paran varsa adam, arkadaş, dost, sevgili, eş olmak,
    sana ne hayat benim hayatım diyerek özgür olmak,
    bana ne. onun bileceği iş diyerek arkadaş olmak.
    verdiğimiz yardımın doğru yere gittiğinden şüphe duymak,
    adres soran birinden kaçarcasına uzaklaşark kendini korumak,
    ve daha niceleri.
    elimizde bir sepet topluyoruz kapitalizmin meyvelerini.
    1 ...
  25. 15.
  26. insanlığı tüketti tabi en başta. ama şunu bilin ey dostlar kapitalizm birgün kapitali de tüketecek ve işte biz o gün tükeneceğiz.
    0 ...
  27. 16.
  28. duyguları tüketti kapitalizm. insanlığımızı tüketti,geriye ne kaldı ki.
    0 ...
  29. 17.
  30. insanlığı tüketti daha ne olsun.
    1 ...
  31. 18.
  32. düşünmek. kapitalist düzende bireysel düşünce gücüne yer yoktur. sen ruhsuz bir robotsun. tüket ve öl. düşünme biz senin yerine düşünürüz.
    1 ...
  33. 19.
  34. özü tüketti kabuk öz oldu. imaj algısı ve reklam gerçeğin yerini aldı. her mal, her fikir, her insan reklamı ne kadar iyiyse o kadar alıcı buldu.
    0 ...
  35. 20.
  36. 21.
  37. Kapitalizmin tükettiklerinin en net görüleceği insanlar ve mekanlar:
    1- Hırsızlar ve hırsızlık mağdurları,
    2- Şehir çöplüğü,
    3- Sokaklar da yatan evsizler,
    4- Kredi kartı mağdurları,
    5- Özel günler tesis edilen sevgililer, anneler, babalar.
    6- ihtiyacı olmadığı halde alış veriş yapan tüketim çılgını insanlar
    7- Asgari ücretle çalışmak ve asgari ücretle adam çalıştırmak.
    8- Ayağını yorganına göre uzatamayanlar.
    9- Borcunu, borçla ödeyerek harcamalara devam edenler.
    0 ...
  38. 22.
  39. bir izlenim.

    sistemlerin gelişimini sağlayan çelişkiler zahiren tüketen bitiren görünür insanlara. bu izlenimdir. kapitalizm, insanlık tarihi bağlamında en devingen ve üretken ekonomik biçimdir. kendisi gelişimini sağladığı, en mükemmel haline ulaştığı an evladını sosyalist biçimi doğuracaktır. kapitalizmin yıkıldığı-yıkılacağı söylemi politiktir. her sistem kendi sonrasını kaçınılmaz olarak tarihe-insanlığa taşır. bir sistem tarih sahnesini terk ederken, çelişkinin olgunlaşması bağlamında krizli görüntü aksettirir. dünya ekonomisinin ülkeler boyutundan dünyalaşmaya evrimleşmesi, sosyalist biçimin doğum işaretleridir. üretimin tek ülkeden çok ülkeye sıçraması, tarihin tanıklık ettiği yeni bir iş bölümüdür. bu iş bölümü ki tarihin ulus bağlamında kıskançlıkla koruduğu sınırların gevşemesinin, sönümlenmesinin eskizleridir.
    bu genel tespit, iç gelişim, kimi konaklarda erken görüntülerin ortaya çıkmasını yadsımaz. ama bu erken oluşumlar kapitalizmin yıkıldığını değil, azami gelişmeye doğru gelişiminin işaretleridir.
    denilebilir ki aslında izlenim olarak algılanan bir tüketiş varsa o da sistemin kendini geliştirirken aslında tüketmesidir.
    0 ...
  40. 23.
  41. insanlık, şeref, namus, gençlik, hayat, akıl, mantık... kısaca iyi olan herşey.
    0 ...
  42. 24.
  43. kapitalizmde devlet, sermaye odaklarının koruyucu polisi hükmünde, halkın sistem değişikliğine götürücü baskısını kırmak için varolan, ve görünürde halkın iradesi imajını çizse de asla halkla ilgisi olmayan bir yapıdır. dolayısıyla kapitalizm, devlet kavramını tüketmiştir.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük