30 olsun 31 olmasın, girsin daha çıkmasın, herkesin zararı kendine dedirten zarar türüdür.
Borsa'nın düşmesi dolar kurunu çıkarttığını, yükselen doların halkın iki çatalının arasına girdiğini, borçluyu intiharın eşiğine sulu getirip susuz götürdüğünü anlayamayan insanları ilk defa bu sözlükte görüyorum. Tabi baba parasıyla okula giden kopyayla sınıf geçen bünyelerin türk ekonomisinin boka yüz üstü düşmekte olduğunu görememekte olmalarını normal karşılamak gerekir. Neden binlerce üniversiteli işsiz var diye sorarlar birde.
milleti alınıp satılabilen bir mal olarak görenlerin uydurmasıdır. düşünün sizi ne yerine koyduklarını. diyorlar ki sizin için ; ' bu denyolar ceplerinden para çıkacağını anladıkları anda satarlar ülkeyi.' ve bu tip uydurma haberlere girişirler.
lan ucuz musunuz bu kadar? neden hala sizi mal yerine koyanlara prim veriyorsunuz.
şu boyutunu da belirteyim; siz zaten borçla, çakma özellşetirmelerle ayakta durmaya çalışan kandırmacadan ibaret bir ekonominin dünyadaki krizden etkilenmeyeceğini düşünecek kadar saf mısınız? krizi de geç siz borçla çekip çevrilen evlerde mi yaşarsınız? nereye kadar yaşayabilirsiniz?
bir olay yaşandığında o olaydan zarar edenler değil, kazanç sağlayanlar izlendiğinde, vukuu bulmuş olayın sebepleri daha iyi anlaşılabilir;
mısır fiyatları düşüyor, kemal unakıtan ın oğlu 400,000 ton(dörtyüz bin ton) mısır ithal ediyor, mısırın fiyatı tavan yapıyor. ak parti nin kapatılmasına ilişkin haber duyulduğu anda borsada oluşan dalgalanma yüzünden batanlara, zarar edenlere değil, ihya olanlara, vurgun vuranlara bakmak lazım. biz yapsak sermaye piyasası canımıza ot tıkar, ama yapan kabine üyeleri olunca elden birşey gelmiyor maalesef.
sığ düşünen bir toplum olarak biz hala kişilerle uğraşıyoruz...
1 yıldır sadece türkiye de değil dünyadaki ekonomistlerin "kriz geliyoorr" bağırmaktan sesi kısıldığı bir olayı, kapatma davasına bağlayarak kurtarma girişimi.
1- 1 yıl önce cari açık fazla denildi, AKP kulak asmadı.
2- 1 yıl önce ABD'de mortage krizi patladı, "her yeri vuracak" denildi, AKP kulak asmadı.
3- AKP, DSP-MHP-ANAP koalisyonunda yürürlüğe giren ekonomik progamı uyguluyor, kendine mal etti.
4- Bugün, başta ABD'li ekonomistler olmak üzere, 1929 bunalımından daha kötü" tabir edilen ekonomik kriz geldi, başbakan, "seyit çavuş'un imanı" ile oy toplamaya çalışıyor.
5- FED, abd merkez bankası, 18 MArt 2008'de faizleri 0,75 indirdi. Ancak bu ateşli hstaya soğuk duş ile sıcaklığını düşürmek olacağını herkes bilyor. Ve fed elinde indirebileceği 2,25 puanı kaldı.
6- en erken 1 ay sonra en geç 2 ay sonra, ben bu hükümeti göreceğim. O "kasa dolu nereye harcayacağımı bilemiyorum" diyen unakıtan boyunun ölçüsünü alacak mı almayacak mı, göreceğiz?
7- Ey sözlük ahalisi, kriz kapınızın önünde "dikkatli olun" diyemeyecğim, sıkı tutunun, tutunalım.
başbakan, kabine üyeleri, akp milletvekilleri ve akp yandaşlarının zararı biraz olsun talefi etmek için şu ara her kanalda revaçta olan para ödüllü yarışma programlarına yönlenmeleriyle sonuçlanabilecek uyduruk hadise.
bu gün başsavcı acaba iddaayı geri mi çekti ki borsa yükseldi , doviz düştü... ekonomiyi hala yerel argümanlar ile değerlendirmek çok büyük bir yanlıştır.
ekonominin bir iddianameyle bu hale geldiğini savunanlara kemal unakıtan'ın ekonomi hakkındaki "ansiklopedi atsan bir şey olmaz" sözünü hatırlatmak isterim. ne oldu o sağlam(?) ekonomiye?
sanki tüm suç savcınınmış gibi gösterilmekte. değil efendim değil. türbanı seriyatı adaletsizliği sen getirdin. sen kaşındın. laikliği zedeledin yaptığın açıklamalarla. yabancı sermaye dedin gecen yaz başında borsadan 5 milyar dolar çıktı yaz boyunca dolar uçuk fiyatlarda seyretti. dışa üretim yapan firmalar doları 1.45 den hesap ettiler sonbaharda yabancılar geri döndü dolar 1.2 lere düştü. tekstil fabrikaları kapandı insanlar işsiz kaldı. sen benden bu yüzden özür dile önce. bok atma savcıma. yabancı sermaye böyle işte gitti mi bozulursun geldi mi toparlanmaya çalışırsın. şimdi kendinin hazırladığı paranoya ile ülkeyi zarara soktun. olsun türkiye bu krizlerin bin kat fazlasını atlatır. önemli olan temelerimizin yıkılmamasıdır.
küresel ekonomik kriz dolayısıyla zaten ekonomi sallantıdayken bir de siyasi belirsizlik oluşunca "avcı"lar bir keriz silkeleme yapmışlar kılıfına da uydurdular.
hayır madem davayla düştü ertesi gün hemen nasıl toparlandı.
adamlar tabandan topladı hisseleri işte, sen hala davadan de, selametle...
demek ki açığa çıkarılamayan gizliden gizliye bir yerlere aktarılmış bir 30 milyar dolar vardı ve bunun hesabı nasıl kesilecek diye kara kara düşünülüyordu. aa kapatma davası dendi, oğlum ne versen yerler şimdi dendi, haydi iki asparagas yapalım dendi, hoop bütçe açık verdi, zarar oldu 30 milyar dolar. allahtan korkmuşlar belli ki, dış borcu yığmamışar insanların üstüne.
sadece maddi zarar değildir koyan. laiklik , adalet , hukuk diye kıçını yırtanların 300'ün üstünde sandalyesi olan bir partiyi kapatması veya istemesi ne laikliye , ne hukuka , ne de adalete sığar. milliyetçi hareket partisi lideri durumun farkına vardı ve geri adım attı. chp lideri adil bulmadı. e kim karlı çıktı. suratını ilk defa gördüğüm bir adam bıyıklı abdurrahman amca ülkenin ırzına geçti. korumaları artırılmış hadi seni burda korumaların korudu ahirette kim koruyacak. bunun hesabını elbet sorarlar sana.