her zaman için değil de, bahar ile yaz mevsiminin geleceği dönemlerde nisan, mayıs, haziran hatta eylüle kadar süren dönemlerde hani hava kapanır, güneş bir ara için gider yağmur yağacak gibi olur ya işte o tip havaları sevmektir aslında. en azından ben öyle. tam kitap okuma havası ya da uyumak havası oluşuyor. çok seviyorum çok.
Cemal süreya'nın kim istemez mutlu olmayı, ama mutsuzluğa da var mısın dizelerini aklıma getirdi.
Ne güzel yürünür boş sokaklarda yağmur eşliğinde öylece...
hava bulutluysa ,hele hafif yağmurlu olduğunda, çok mutlu hissederim. moralim çok bozuk olsa bile kendime gelirim. evde duramam. imkanım varsa dışarı çıkıp biraz tur atarım. gökyüzü dümdüz mavi değil grinin tonlarıyla bezenmiş, gün doğuyor ya da batıyorsa turuncudan mora kadar bir çok rengin de eklendiği görsel bir manzaradır. ayrıca havanın çok aydınlık olmaması dinlendirir beni. tüm çevre bir anda değişir. her şey farklı ve güzel gözükür.
kışın değil de, tam böyle sonbahar da olunca sevdiğim durum. şu an ofiste mesela bakıyorum dışarıda hava kapalı. daha çok çalışma şevki geliyor garip bir şekilde.
Kapalı havaları sevmek demek kış geldiği halde montun içinde terlememek demektir. Kaşkolu güzelce boğazına dolamak sanki beş dakika sonra hava kararıcak gibi hissetmektir. Kapalı havaları sevmek yalnızlığı hissetmeyi seven insanların yürüyüşleri sevmesidir hele ki sonbaharsa...