(bkz: er ryanı kurtarmak) filmin başındaki normandiya çıkartmasını anlatan sahne efsanedir öyle ki:
kurşun-kan-bağırsak üçgenlerini çözmek zor oluyor, hangi bağırsak kimin anlayamıyorsunuz bile.
hatta bir sahnede adamın bacağı kopuyor yere bakıyor bacak yerde yok! sonra etrafına bir bakışı var "hangi orospu çocuğu benim bacağımı çaldı??" dermiş gibi, tabi siz anlıyorsunuz ki bacak parçalandı onlarca parçaya ayrılıp etrafa saçıldı...
yine bir sahnede zencinin biri ağır yaralı doktorla arasında mesafe var doktora yanındakiler gitme diye bağırıyor ama yok adam kafaya takmış gidecek tam giderken yanında bir top patlıyor doktora ait hiç bişey kalmıyor ortalıkta falan filan,
her ne kadar böyle kan dolu bir film olsa da izlediğim en iyi filmlerden biridir ve tabi ki tom hanks farkı var birde.
fantastik-korku filmlerdeki kan ve gövde beni çok ilgilendirmez çünkü realitesi düşük. seri katiller ve saire durumlar dışında gündelik hayatta olabilecek kan ve dehşeti anlatmazlar, bu yüzden ikna edici değiller.
ancak, savaş filmlerindeki dehşet seviyesi, yönetmenin dehasını gösterir bence. çünkü, after effects'in çözemediği birçok problem gerçek patlayıcı ve bazen de gerçek mermilerle sağlanmak zorunda.
işte bu noktada 1998 yapımı olmasına rağmen hala üzerine çıkılamamıştır er ryan'ı kurtarmak'ın.
gerçi bu arada, er ryanI kurtamak filminin senaryosunun zayıf olduğu ve savaşı yücelterek (subliminal olarak) anlattığı hususlarındaki handikaplarını da belirtmek gerekir.
