Montesquieu'nun ekseriyetle hukuk sosyolojisini ele aldığı en önemli eseridir.
Okunması, en azından hakkında fikir sahibi olunması gerekli eserdir.
Montesquieu'ya göre insanları, dolayısıyla toplumları pek çok
şey yönetir; iklim, din, kanunlar, hükümet ilkeleri, tarihten alınan
dersler, ahlak, örf ve adetler. Bunların hepsi bir toplumun "Genel
Ruhu"nu , yani milli karakter özelliklerini oluşturur. Her
millette bu sayılanlardan bir veya birkaçı kuvvetli olabilir, diğerleri
ise daha zayıf kalabilir. Örneğin vahşiler; (ilkel ya da yerli diye nitelendirilen toplumlar anlamına) üzerinde iklim tek başına hükmederken,
Çinlileri örf-âdet yönetir; Japonları kanunlar baskı altında
tutar, isparta'da bir zamanlar ahlâk etkindi; Romanın özelliklerini
belirleyen ise hükümet ilkeleri ile eski geleneklerdi.
Montesquieu'ya göre kanunlar(hukuk), toplum tarafından biçimlendirildiği gibi, toplum da kanunlar tarafından biçimlendirilmektedir. Bu fikir, Montesquieu'nun çağının çok ötesinde, tümüyle modern sosyolojik bir fikir olarak karşımıza
çıkmaktadır; zira onun zamanında hukuk, yani kanunlar toplum
dışında kanun koyucu tarafından empoze edilen kurallar olarak
algılanmaktadır.
Montesquieu'nun Kanunların Ruhu diye ifade ettiği, her toplumda farklı dengeler oluşturarak, kanunların da farklı biçimde oluşmasının sağlayan başlıca etkenler ise şöyledir;
1- Morfolojik Etkenler
2- Manevi Etkenler
3. Yönetim Biçimlerinin Kanunlar Üzerindeki Etkisi
4. Kanun Koyucu ve Kanunlar