ücretli öğretmenlik kavramını bulan adamın ve onu uygulayan hükümetin anasına avradına küfredilecek bir durumdur...
insan lan o robotmu ki hastalanmayacak. 1 yılda 30 günü aşacak süre rapor alırsa sözleşmesi fesh edilir diye bir kanun hangi 5. dünya ülkesinde mevcuttur acaba?
sözleşmeli öğretmen geçinemediği için amelelik yaparken hayatını kaybetmiş, milli eğitim bakanı da çıkıp ''sözleşmeli öğretmenliği seçmeseydi'' demiş. bizim ülkemizde kadrolu öğretmenler bile zar zor yaşarken, sözleşmeli öğretmenlik bu ülkenin vebâsıdır. devlet ileri gelenleri, pek sevgili büyüklerimiz her şeyde olduğu gibi bu konuda da ilgisiz davrandılar, davranıyorlar, davranacaklar da... olaya tepeden bakıyor, halka karşı zerre sorumluluk hissetmiyorlar.
konuyla ilgili eğitim söz sen'in 24 kasım bildirisinden alıntı yapalım:
--spoiler--
her fırsatta kadrolu öğretmenlerle sözleşmeli öğretmenler arasında bir fark olmadığını dile getiren bakanımız ; metin kurtçu arkadaşımızın kanser hastalığı tedavisi nedeniyle 30 günü aşan rapor kullandığı için sözleşmesinin fesih olması karşısında sessiz kalmıştır.
--spoiler--
hatta şimdi farkettim ki aynı öğretmen, yani metin kurtçu 9 saat önce hayatını kaybetmiş. yâ sabır!
hani türkiye insancıl falan derler ya, hele biz almanya´da ulan siz iyisiniz biz bi b.ka yaramayız demeyi gururumuza yediremediğimiz için türkiye´yi yere göğe sığdıramayız ya...al işte bu da bize kapak olsun.
allah o işi yapanların yedi sülalesinin ebesininkini tersten göstertsin, inşallah. amin.
bu işin siyasete bulaştırılması çok ayıp olduğu için bu durumdan ötürü hüküm zihniyete bir laf etmek istemiyorum, hocaya saygısızlık olmasın, bu durumun adını koymak lazım ama bu ciddi bir ahlak sorunudur ve insanı korkutan bir ahlaksızlıktır bu, metin öğretmene allahtan rahmet diliyorum.