kankaya aşık olmak

entry192 galeri2
    42.
  1. olagandır. zaten en iyi sevgili, en iyi arkadas olandır.
    2 ...
  2. 41.
  3. hikayeyi tam olarak takip edebilmek için öncelikli bknzlar:
    (#995834)
    (#995927)
    (#2565057)

    baktıysanız devam edelim. yok eğer bakar gibi yapıp okul yıllarında benim de çokca yaptığım gibi hikayenin sonunu öğrenmekse amacınız, dersimizi başarıyla geçebileceğinizi hiç sanmıyorum. yine de deneyelim...

    o kadar iyi anlaşıyordunuz ki bir daha onun kalbi kadar yakın hissedeceğiniz bir kalp bulamadınız. kimse sizi anlamadı, kimseyle güzel, komik zamanlar geçiremediniz bir daha. daha espriyi yapmadan bile anlayıp gülebildiğiniz birini bulamadınız. aslında bulmak da istemediniz. kiminin kaşı farklıydı ondan, kiminin yürüyüşü... kimseyi beğenmediniz işte. denediniz aslında sevmeyi yeniden, ama en ufak bir falsoda bile hiçbirşey yapmdan saatlerce yanında durabildiğiniz o adamı aradı gözleriniz. sonra aklınıza geldi ki o adam şu an onu çok sevdiğini iddia eden, damdan düşer gibi aranıza girip "sevgili" sıfatını çoktan edinmiş gözünüzde dünyalar çirkini o kızla beraber. birden nefret ettiniz... sonuçta 3 nolu bknz.dan da anlaşıldığı gibi siz zaten onun hayatından çıkmış, ondan bihaber yaşamaktaydınız. * içiniz acıdı öyle ya da böyle. o kadar acıdı ki bir daha acımasın diye buz kestirdiniz kalbinize, düşünmediniz. küçükken yaptığınız gibi iki elinizle kulağınızı kapatıp "lalalalalalala" diye bağırdığınız, yok saydınız; o küçük zamanlarınıza dönüverdiniz. yaşadınız, zaman geçti, yara kabuk tuttu. yine de kimseyi sevmediniz o birilerini sevebilirken. o kadar sevdiniz ki mutlu olmasını bile dilediniz içinden müthiş bir kıskançlıkla...
    sonra onsuzluğa alıştığınız bir günün gecesinde msn denen insan icadından bir mesaj yolladı size "nasılsın cnm?" diye. ki siz silmiştiniz msnden onu görmemek için. "böyle uzak, böyle bihaber olmuyor" dedi. kankaydınız ya siz çünkü, herşeyinizi bilirdiniz tanırdınız ya; olmuyordu böyle uzak... "mutlusun bu bana yetiyor düşünme beni, ben düşünmüyorum, iyiyim" dediniz ki allahtan kameralar açık değildi ağladığınızı hiç görmedi. gayet gururlu, başı dik numarası çektiniz. yedi işte... "beni bu hayatta annemden sonra kimse senin kadar sevmedi" dedi. içiniz titredi.. o bu cümleleri kurarken hayatında "hayatım" dediği biri vardı. siz extraydınız...
    o sizi hayatında istedi yine "kanka" olarak; küfür gibi yani...
    siz sevdiniz; çok sevdiniz...
    bir kere sevdiniz...
    sözümona unutmuştunuz, içiniz acımıyordu hani artık, aradan zaman geçmişti. göz görmeyince gönül katlanırdı... bir kaç cümlesi yetti sizi darmadağın etmeye. sonra yine vedalaştınız, o yine "hayatı"na döndü; siz dönemediniz. hatırlattığı o günlerde çakılı kaldınız. kabuk tutmuş bi yaranız vardı ya; yaramaz bi çocuk kanattı onu yeniden, kapanmasına izin vermedi.
    siz onu bazen anne, bazen aşk, bazen dost gibi sevdiniz; o sizi düşman gibi vurdu...
    yazık ki ölmediniz...
    sürünerek döndünüz başladığınız yere...
    o hayatının koynunda uyudu o gece;
    siz hayatınızın en ıslak yastığına başınızı koyarken...

    şimdi söyle nasıl bir tanım yapayım bu başlığa?
    2. entryde de yazdığım gibi;
    en ağır aşktır zannımca...
    10 ...
  4. 40.
  5. birşeyler paylaşabileceğin birini düşlerken, her zaman en kötü anında bile yanında olan insan gelir aklına, ihtimal vermezsin bunun olmasına ama yavaş yavaş insanın elinde olmadan düşünce sistemi değişir, istemeye istemeye teslim olursun ona , onu kırmamak adına hapsedersin içine bir süre ama , insanların bile artık anladığı anda mecburen ilişkinizin bozulmasına izin verirsin, eskisi gibi olamazsın her zaman yanında olan insanla; paylaşımın azalır, dert anlatırsın ama dertler değişmiştir, sorununu bulursun ama çözüm değişmiştir. sorunların büyür içinden çıkılmaz bir duruma sürüklenirsin boğulursun sınırların, yüklenilmeye çalışılan sıfatların içinde, sürüklenirsin boşlukta...kendini bulana kadar.
    1 ...
  6. 39.
  7. iki taraf açısından da pek hoş sonuçlar doğurmaz. dost dostken, sevgili de sevgiliyken iyidir. bu durum insanı dostundan edebilir ki bunun verdiği acıyı hiç bir şey telafi edemez. zamanında dost bellenen şahıs kendini kasmaya başlar, eskisi gibi rahat olamaz, paylaşımlar ister istemez azalır. hiç mi oluru yok peki? eğer iki taraf da aşıksa denemeye değer derim. bir şeyleri de göze almak lazım.
    1 ...
  8. 38.
  9. geri dönüşüm olarak kankanın da size aşık olması durumu iyiden iyiye boka sarar. kankalık boyunca kahramanlarımızın birbirinin bütün ipneliklerini, sevgililerini, yedikleri bokları falan biliyor olması yeni başlayacak olan ilişkinin sağlığı açısından olumlu bir etken olarak sayılmaz.
    0 ...
  10. 37.
  11. bir de onu sevgilisinden kıskanmak vardır ya, o bazen dayanılmaz olur. onunla görüşmesin istersiniz, ayrılsın istersiniz tek dostu ve "sevgili"si siz olsun istersiniz.. ama gün gelip de onu o sevgili olduğu insan yüzünden kaybettiğinizde, işte bu hepsinden daha beter acı verecektir. pişman olup dersiniz ki, "hiç bir şekilde kıskanmıycam onu yeter ki tekrar dostum olsun". nafile...

    (bkz: kankayı kaybetmek) *
    0 ...
  12. 36.
  13. 35.
  14. kış ortasında at kendini denize, saatlerce de çıkma, bu acının yerini tutmaz valla. allah kolaylık versin denilen durumdur.
    1 ...
  15. 34.
  16. 33.
  17. kız-erkek arkadaşlığının kaçınılmaz sonudur.
    2 ...
  18. 32.
  19. kankaşkım seslenişine sebeiyet verecek ilişki!
    1 ...
  20. 31.
  21. kanka karşı cins ise en az bir tarafın aşık olması kaçınılmaz durumdur.
    önce kskanmakla başlar...
    herşeyi onunla paylaşmak, her an beraber olmak, seni her halinle sevmesi vb daha bir sapıttırır insanı. her sözünden, her hareketinden bir anlam çıkartılır.

    zor ötesi bir durumdur.
    her şekilde kaybettirir insana.
    bir daha mı tövbe dedirtir.
    2 ...
  22. 30.
  23. söyleyince kankanın sevgilisiyle arasını bozmaya sebep olacak olan eylemdir.
    şahsıma yapılmıştır ama canı sağolsundur kankamın.
    1 ...
  24. 29.
  25. pis acıtır insanın içini. o hoşlandıgı şahsı anlatır siz küfredersiniz içinizden. dua edersiniz yüz vermesin hoşlandıgı diye. hadi birşeyler yapalım bugün der hayvan gibi hazırlanırsınız. altı üstü bilardo oynamaya gidilecektir. bi bakarsın pijamayla o. dalga gecer "bu ne hal be!" diye. siz uyduruverirsiniz "yok ya bilmem nereye gittim ordan geliyorum" diye. arada takılıp kalır gözleriniz aman anlamasın diye dogru düzgün bakmazsınız. bi de kız sa eger aşık olunan kanka o zaman bittiğiniz andır işte. sevgilisinin kollarında sarılıp uyurken canlanıverir istemeden gözünüzde. sonra koyverirsiniz acı acı ağlarsınız...
    4 ...
  26. 28.
  27. ilk olarak (bkz: #995927)

    10 ay önce yazdığımdan beri değişmemiş hiç bir şey kalbimde. hani buradan anlatıyorum ki gençler aynı hataya düşmesin. geçmiyor çünkü. ben yapamadım zamanında ama sen yap. sen çok seviyorsan o sevmiyorsa çık onun hayatından! zor evet ama yap bunu. 2 sene sonra yapmaya kalkarsan benim gibi, evet ölürsün... topla kendini bak, böyle bi aşk kolay atlatılmıyor. becerebilseydim ilk başında vazgeçmeyi -ki aradan 2 sene geçmiş olurdu- şimdi belki de mutluydum, umutluydum... ama bak adam gelmiş bana sevgilisinden bahsediyor. "sevgili" sıfatını yakıştıramıyorsun o kıza. özgüvenin yerin dibine doğru ilerliyor, küçülüyorsun. gülüyorsun yüzüne, sana koymuyor gibi. eve gelince ağlıyorsun, açılamıyorsun da üstelik...
    düşününce anlıyorsun; gitmezsen, kendine olan güvenin, yeniden sevebilme ihtimalin terkedecek seni. anlıyorsun işte, o kalın kafana giriyor 2 yıl sonra, o başkasından aşkla bahsederken; onunla görüşmeye çalışıp, sana çok daha az vakit ayırırken... anlıyorsun sen de eşek değilsin ya... başlıyorsun ağlamaya. bir süre sonra stokladığın gözyaşın bitiyor haliyle. tekrar biriktirine kadar mal mal bakıyorsun hayata. Yeterli gözyaşın dolduğunda gözlerin otomatikmen haber veriyor, başlıyorsun ağlamaya...
    yapma bak... ben yaktım başımı. Ertelediğin son gün geliyo buluyo seni. Benim gibi yapma sen. Ne kadar ertelersen o kadar acı. üstelik bir de üzülüyorsun yaptığın onca şeye... yüzleşiyorsun gerçekle...
    en ağır aşktır evet. tescillendi kalbimde.
    örnek alma beni.
    17 ...
  28. 27.
  29. aslında başlaması çok da zor olmayan bir ilişki türüdür. Sadece biraz cesaret... Özellikle bir kadının başına geldiğinde çok daha kolay bir durumdur. Zira erkek muhakkak herşeyini paylaştığı yanında kendini rahat hissettiği dert ortağı olduğu kızla en az bir kez başka şeyler düşünmüştür mutlaka.
    4 ...
  30. 26.
  31. 25.
  32. yapma canım yapma arkadaşımdenilesi olay. tabi kanka da aynı şeyleri hissediyora bilemeyeceğim. değil mi kanka
    1 ...
  33. 24.
  34. 23.
  35. karşı cinsinde kişiden hoşlanması durumunda evlenip ölümüne kanka olunabilecek durum.
    4 ...
  36. 22.
  37. oldukça önemli bir hadise olsa gerek ki sözlüğümüzde bir çok başlık altında incelenmiştir.
    basit bir aramayla erişilebilen versiyonları şu şekildedir:

    (bkz: kankaya asik olmak) *
    (bkz: asik olunan kisiyle kanka olmak) *
    (bkz: eski sevgili ile kanka olmak) *

    ha unutmadan:

    (bkz: başlık açarken dikkat edilmesi gerekenler)

    [edit]: bu entry anlaşılacağı üzere bu başlıkta değildi. modlar taşımışlar. bundan önceki başlık bu başlığın farklı kelimelerle ifade edilmiş bir versiyonuydu. buradan moderasyona tebriklerimi iletiyorum. sevgiler saygılar...
    3 ...
  38. 21.
  39. 20.
  40. Acının ta kendisidir bu durum daha da kotusu belkı su sekılde olabılır o da sana karsı bırseyler hıssedıyor fakat soylenemıycek seyler vardır bazı hatalar vardır ki sonucuna katlanmak zorunda kalırsın en azından sımdılık katlanılması gerekılır.
    (bkz: asık oldugun kankanın en samımı arkadasınla onceden bir seyler yasamak)
    2 ...
  41. 19.
  42. hayatımın üç senesini alıp götüren hadisedir. erkek kişi için her daim güzel vakit geçirebildiği, anladığı ve kendisini anlayan, her şeyi paylaşabildiği ve üstüne bir de beğenebildiği birisini bulmak (ki bunların varlığı bir şekilde beğeniyi de tetikler) yeterliden öte bi durumdur. iki kişi de etkilendiği birisine davrandığı gibi değil de gerçekte oldukları gibi davranarak bu aşamaya geldikleri için tam olarak istediği kişinin o olduğuna daha kolay emin olabilir o kişi. bundan sonra iki seçenek vardır duygular ya karşılıklıdır ya değildir. eğer karşılıklıysa çevremdeki örneklerden gördüğüm kadarıyla her gün daha da mükemmelleşen bir ilişkiye doğru yol alınır fakat genelde görüldüğü kadarıyla karşılıklı olmaz bu duygular çünkü kızların düşünme ve istek mekanizması erkeklerden farklı işlemektedir. sevgili ve arkadaş arasında büyük kavram farklılıkları vardır. bu sadece aşık olan kankanın beğenilmemesinden kayaklanan bir durum değildir, istenildiği kadar düzgün bir tipte ve karakterde olunsun o arkadaş damgasını ortadan kaldırmak kolay değildir. o güne kadar iyi anlaşıp her daim güzel vakit geçirebildiği birisini aradığını söylemiş olan kız aynı şey karşısına çıkınca "ama arkadaşlık bu..." gibi bir tepki verebilir. birbirine değer veren iki taraf için de zor bir durumdur fakat eğer ortada böyle bir durum varsa ki olmaması düşük ihtimaldir, olması gerektiği gibi dürüstlük yapılarak söylenmeli, bu duygulara vesile olmuş karşılıklı dürüstlük kaybetmeyi göze alarak da olsa sürdürülmelidir ki en azından değerli görülen bu ilişki onurunu korusun. sonrasında ise kişiler birbirlerine saygılı davranır ve düşüncelerini samimi bir şekilde birbirlerine aktarabilirlerse sonuçta sevgili de olunsa, olay kapansa da yada artık görüşülmemeye başlasa bile en azından kişiler sevgiyle anılır. olayın genellikle erkek tarafından bir istekle başlayıp kız tarafından gelen olumsuz yanıtla son bulmasının iki nedeni vardır. birincisi basitçe erkek tarafın beğenilmemesidir. kişinin kendisini tanıyıp ne olduğunu bilmesinde yarar vardır. ikincisi ise kızların söylediklerinin aksini isteme durumudur. erkek kendisini neyin mutlu ediceğini bilir, söyler ve bulduğunda farkına varır, bir kız da aynı şeyleri düşünür söyler fakat zamanı geldiğinde mutlaka aksinin peşinden koşacaktır çünkü hırsını ve hemcinslerine karşı farkında olmadan verdiği savaşın yarattığı saplantılı heyecan duygusu aşk adını alır ve değeri gerçekten anlaşılmadığı sürece kanka tarfından verilemez. zaten eğer bu şekilde davranabileceğiniz birisi olsaydı en başta kanka olunamazdı ve hislerin temelinde de bu şekilde davranılmayı haketmeyen birisini bulmuş olmak yatar. bu nedenle ki gerçekten değer verip başkalarından farklı davranıp özveride bulunduklarımız bizi en çok üzenler olurken, sıradan bir şekilde muamele ettiklerimiz aslında her daim yanımızda olacak olanlardır. kanka büyük ihtimalle sizinle arkadaşlık dediği şekilde güzel vakit geçirmeye devam etmeyi bekleyecek fakat belki yarınız kadar olamayacak birisinin yanında olmaktan daha büyük bir tatmin duygusu alacak ve bencil bir şekilde sizin bunu kabul etmenizi bekleyecektir.bu hislerinin nedenin sokakta onlarca olan sadece güzel bir surattan kaynaklanmadığını göremeyecek olan kanka bunların hiç olmamış olmasını isterken bir yandan da söyledikleriniz dolayısıyla mutlu olacak,gizliden gizliye beğenilmenin verdiği bir zevk alacaktır. bu sizi sevmediği anlamına gelmez, ona mantıklı gelen budur, siz de bu kadar yakın olan birisini üzmek istemeyip yanında olmayı seçerseniz farkında olmadan büyük bi kötülük yapmış olursunuz. en iyisi herşeyi kendi haline bırakmak, seçimlerinin sonuçlarının ne olduğunu görmesi, gerçekten ne istediğini anlaması için onu rahat bırakmaktır. kabullenmek hiçbirşeyi düzeltmemenin yanısıra kişinin özsaygısı açısından da doğru bir tutum değildir, eğer gidilecek bir sonuç varsa sizi oraya götürecek olan tavrınızı tam olarak koymanızdır.eğer sonuç ikinci maddeden kaynaklanıyorsa ve birgün anlar da geri dönerse sizi yanlız bırakıp ancak başkaları dokundukan sonra yanınızda olmak istediğini anlamış eski kankayı kabul edip etmemek sizin elinizdedir. güzel zamanların anılarda kalması en iyisidir çünkü o eski mükemmel kankanız değildir artık. aksini düşünmek onun zamanında yaptığı gibi bir gerçeğe gözleri kapatmak olur. en iyisi iki tarafında birbiri için en hayırlısını dilemek ve sayfayı kapatmaktır. çok uzun süreler sonra bile eski bir anı hatırlayınca aniden gelen gözyaşları bu kararın doğru olduğunu değiştirmez, en azından geride bu şekilde hatırlanabilecek hatıralar bozulmadan kalabilmiştir.
    15 ...
  43. 18.
  44. herkesin başına gelebilecek bi durum. kankaysa kanka. kardeş mi .mına koyayım. fakat bu durumlarda öyle pat diye söylenmez kanka milletine. kankanın da bir kalbi var...
    aşık olanın evvela hissettirmesi, hissettirdiğine emin olduktan sonra söylemesi lazım, tam kaybetmekten korkmamalı bence; çünkü ona söylemeden, onun yanında bulunmak zaten yara açar. her şeyin göze alınıp söylenmesi, en iyisidir sanırım.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük