tamamıyla yanlış bir önermedir. bu başlığı gören de, toplumumuz mükemmel, ahlaklı da; kanal d bunu bozuyor falan sanacak. arkadaş toplum zaten dejenere olacağı kadar olmuş. ne dizisinden bahsediyorsunuz. toplumun en alt tabakasından en üst tabakasına kadar(sosyal sınıftan bahsetmiyorum) herkes, gün geçtikçe daha da şerefsiz hale geliyor. biz de önümüze atılan yemi yutalım, bunun nedenini dizilerde arayalım. çok zekiyiz gerçekten!
Hafta boyunca değişmeyen fragmanı +100 kez izlemeye teşvik etmesinden dolayı diğer programları sırf fragman için takip eden insanlar yaratması yeterince genel bir sorundur, sorudur ve cevabı yoktur.
Sırf kanal d dizileri için değil, tüm türk dizileri için geçerli olan önermedir. Halkının çoğu cahil olan bir ülkede sanatsal bir yapımla gerçeği ayıramayan insanlara, onların bilinçaltında her türlü çarpıklığı meşru kılabilecek eylemleri 7/24 izletmek mutlaka bir tehlike arz edecektir. Bu tehlikeler de dizileri yayınlayan kanalın sikinde bile değildir, çünkü amaç bu cahillikten rant sağlamaktır. Bu halk cahil olduğu sürece de bu rant ve sömürü devam edecek, cahil toplum bu rant ve sömürüye ister istemez izin verecektir. izin vermek zorundadır.
çocukların uykuya geçmediği saatlerde saçma sapan, absürd olayları normalmiş gibi yayına koymak ve sonrasında "vah Türk insanı nereye gidiyor?", "bunlar insan değil vallahi!" diyerek ağlayıp sızlamak. reyting uğruna okuma yazma bilmeyen kadına, evden çıkmayan adama, istemsiz olarak kendine rol model arayan ergene, tüyü bitmemiş bebeğe gösterilen saçmalıklar.
sadece bir örnek bile yeter, şöyleki; kocasının yeğeni ile "aşk" diye sunulan bir ilişki yaşayan bir kadının giydiği ayakkabı o hafta pazarda bile yok sattıysa, kuyumcuda kolye ve yüzükleri sipariş ve ön ödemeyle ayırttırılıyorsa, bilinçaltı nasıl etkilenmiştir yaşayıp göreceğiz.