damarda dolaşan plazmanın yanına alkol eklemekten daha hayırlı olan zirvedir. kızılay temmuzun başına kadar benden kan almayı reddetse de (kanal tedavisi oldum canım, yoksa asil kanımı niye almasınlar) desteklemekteyimdir.
erkek yazarların katılması şiddetle önerilen zirvedir. zira düzenli kanama yaşamayan erkek bünyesi kirli kananı temizlemek için daha çok dıbıdıbı harcar. ayaklar kokar, ter kokusu cenazeye eşdeğerdir.
(bkz: aferin çok iyi düşünmüşsünüz)
ya arkadaş yapmayın etmeyin 5 haziran'a almayın doğum günüm o gün sabahtan akşama kadar içecektim. ama kan vermek daha önemli tabii ki demekki içmeyeceğim. eh bir doğum günü pastası yaptırırsınız demekten alıkoyamıyorum kendimi.
4'ü olursa da geleceğim dalga. 5'inde adli vaka arkadaşımızın doom günü varmış. 4 olsun yazık severim keretayı.
doğüm günün için endişelenme dostum. zafer plaza'daki mm migros'tan en afilli biskrem çeşitlerinden alırız. yanına da capri sun alırız. önce hüpletirsin sonra gümletirsin. tüm dünya öğrensin doğumgününü.
ha az kalsın unutayazıyordum. silgim de yok.
mutlaka 450 ml mi kan verilmesi gerekir? 330ml falan versek olmaz mı?
sosyal sorumluluğumun yerlerde sürünen katsayısını bir miktar dahi olsa arttıracak ve eğer varsa azıcık da kanımı azaltacak eylem. o değil de 13 kişi kan vermeye geldiğimizi görünce ne yapacaklar acaba?
elbette iyi niyetle yola çıkılmış bir zirve, amaç cidden çok güzel. fakat kan bağışlanacak kuruma karşı çok da güven duyulmaması gerekiyor diye düşünüyorum. yani, açıkçası ben bağışladıktan sonra nereye ve kime gideceğini bilmediğim bir kanı bağışlamayı tercih etmem hem de dolabında kirli çamaşırları olan bir kuruma...
female demon'un bırovni dağıtacağı zirve. gerçi kulislerde alınan kanların içileceği, kızılay'ın aslında vampirlerden oluşan bir kurum olduğu, ciddi hayati tehlike içerisinde olduğumuz falan konuşuluyor. çok da sallamıyoruz. en azından vücudumuzda taze kana yer açılacak.