tam ortasındayız şiirin, şürekanın, haldan bilmezin
bir dokunsa çok yandım aman denecek yerde
nickname i de olmalı diyen gece şövalyesi, yalnız kurt
konçerto, triple trio, senfonik müziğe giriş el kitabı
yaylılardan bir tutam koy , nefesli olanlara üflemek lazım
delirtmeyin adamı ben wagner olamam cosima sadece bir kişi
mahler n'apsın, sobaya kömür taşır aklın yitimi
seslerden örülmüş bir bir resim duvarda asılı
altında imza yok kimin bellek yitimi, öğle güneşi
tam tepede dönerken bahar yaprakları,
kış bu sene uzun sürecek dedi tedbirli olmak lazım,
sorun yakacak değil, paltoyu unutmak.
gogol neler çıkartıyorsa el çabukluğuyla,
bizimde kalbe gömmemiz lazım buzdağlarını.
kar yağışı kelebeklerin çoğalmasıdır.
nasıl çıkıyorlarsa kozalarından masal dünyasına,
pamuk tarlasından omzumuza konan güneş.
içi serin tutmak lazım el değmeden.
tek tek saymadan günahları, şenliğe davet.
sen bunların hepsini biliyorsun ya ona yanıyorum.
geceyi mesken tutmak dua ya yataklık eder
bir çıt sesi bile farkındalık yaratırken
metropol ün vaha ya dönüştüğü an lar
havada bulut yokken yıldız kaydırmaca oyunu
biri uranüs ü oyalasın, merkür zaten kızılımsı
samanyolunun adını kim koyduysa, kainata kuş bakışı
sürekli genişleyen bir ortamın daralan noktaları
bilinç atlantik üzeri mi yoksa akdeniz
başlangıç noktası olarak kalacak mı,
yükseğe demir atan nuh un taka sı tekrar suya inmemişken.
sevgilim.. 9.15 vapuru buluşmaları nasıl tesadüf değilse
biz de değillenmiş değiliz, iskeleden ayrılmadan
martılara simit atmasan daha iyi, arsız oluyorlar
çığlıkları kargalara dönüşmesin, şımarıkça
sevgilim.. nasıl hüzün kaplıyorsa içimizi, varış noktasında
aldırma geçer az sonra.. azz sonraa.. diye diye
bir sonraki sefer de sadece vapurun adı değişecek..