sanatçı ve mankenlerimizin birçoğunun ömrü boyunca başına enaz bir defa geldiğini düşündüğüm olay.
gelişimi genelde hem aynıdır. bayılacak bünye önce çok üzücü bir olay ile karşı karşıya bırakılır, başını önüne doğru eğip sol eliyle gözünü kapatır, daha önce gözüne kestirdiği yere hiç biryerini acıtmayacak şekilde kendini salıverir. hiç bayılan insan görmesen inanırsın ama arkadaşım kendini öyle güzel bırakıyorsun ki inandırıcılık bir yana insanların bayılma isteğini ateşliyorsun.
asıl film bundan sonra kopar ki evlere şenlik, hemen sunucu ve konuklardan tv de boygöstermeye en fazla can atan 2 kişi kendisini hemencecik ortalık yere atar ve yardım ediyor gibi birşeyler yapar ama dikkatlice izlenirse sırıttığı görülecektir. hemen sağlık görevlileri gelir ama o sırada reklamler girer araya uzun bir reklam kuşlağından sonra tekrar yayına dönüldüğünde olay görüntüleri montajlanmış bir şekilde hazırdır.
ve spiker "evet sayın izleyiciler filanca neden bayıldı, şimdi durumu nasıl ne dedi bıdıb bıdı bıdı birazdan ekranlara gelecek" dedikten sonra sol tarafa doğru dönüp hiç göremediğimiz birine durumu nasıl diye seslenir ve tekrar kameralara dönüp evet durumu iyimiş birazdan bizimle olacak der.
bayılan konuk tekrar gelir bayılma ve sonrası sahneler ekrana gelir ve gerçek bir sağlık skandalı ile karşı karşıya kalırsınız, sağlık görevlileri dahi ne yapılması gerektiğini bilmiyormuş veya biliyormuşta herşeyin bir senaryo gereği yapıldığının farkında durumun ciddi birşey olmadığını biliyorlarmış gibi baygıngık geçiren kişiyi oturu pozisyona getirip sağına soluna kolonya veya su dökmektedirler.
genelde yeni albümü çıkan sanatçıların da bayılması büyük bir tesadüftür. öküz altında buzağı aramamak gerekir.
