Eski Misir'da mumyalama esnasinda insan bedeninde bulunan tüm organlar bedenden cikartiliyor ve ozel kaplarda korunarak gömülüyorlardi. Sadece kalp vucutta birakilip vucut ile birlikte mumyalaniyordu. Insanlik tarihinin miladından kiyamete kadar õnemi ve de gizemi tam anlamda cozelemeyecek organ.
bir beyin değildir, bir dalak da değildir. kalptir. insanların hissettiği tek iç organ olması münasebetiyle insanlar yıllarca kalpleri ile sevdiklerini, aşık olduklarını sanmışlardır. enteresan tabi, pompalıyor o da sonuçta. çağrışım.
işi en zor olan, en ağır yükleri taşıyan, saçma sapan anlamlar yüklenen ve bittabi bi o kadar da beklentiyi yükselten tek organ. acıyor, kırılıyor, yanıyor, çalınıyor, kriz geçiriyor, ölüyor. içinden "sikmeseler bari" diye düşündüğüne eminim.
git gide kevgire dönüşebilir bu. ilk başta canınızı çok yakan şeyler kullanımı ile birlikte genişleyen delikleri sayesinde canınızı yakmaz olur. hissettikleriniz de aynı oranda sıradanlaşır, heyecanları azalır. özetle giren çıkan rahatsız etmez olur bir süre sonra, galiba kaşarlanmak denilen şey tam da bu oluyor.
kocaman kocaman delikleri olan bir kevgiri andıran bir kalbe, gönüle sahipseniz siz olmuşsunuz demektir sanırım.
--spoiler--
Alenen hareket ettiğine de şahit olduğumuz tek organımızdır kalp. Hayat devam ettiği sürece durmayan, uyumayan ve hiç susmayandır. Tıpkı; hiç durmayan, uyumayan ve susmayan bütün kusurlardan münezzeh olan Halikımız gibi, Ondan küçük bir cüz, minicik bir numûne gibi
--spoiler--
gerçek niyetlerin saklı olduğu insanın temel ağırlık noktası. biyolojik olarak vücuda manevi olarak ruha kan pompalayan organdır. isterseniz biz buna bilinçdışı ya da bilinçaltı diyelim farketmez. kalp buz dağının görünmeyen yüzüdür. buz dağı akıldır bilinçtir. akıl ve bilinçle alınan ve işlenen girdiler kalpte uyandırdığı hissilik ile içsel olarak gerçekten anlamlandırılır ve benliğe mal edilir ya da edilmez.
akıllıca düşünmek bile bu hisle hareket ediyor olmaktan öte değildir.
bizi yaradan'a ulaştıran en şaşmaz yollardan biridir kalp. ihsan, yani allah'ı görüyor gibi ibadet etmek ise kalbin en büyük amelidir. ihsan cenab-ı hakk'a ulaşmanın en kısa yoludur ki bu da ancak sağlıklı bir kalp hayatıyla mümkündür.
insan vücudunun en hayati organlarındandır. kalp ya da gönül duyguların en yoğun yaşandığı heyecanın en hat safhada olduğu merkezdir. göğüs kafesinin içinde kalp, kalbin içinde gönül, gönlün orta yerindeyse kara bir leke-nokta- vardır. bu leke sevda adıyla da bilinir ve aynı zamanda aşkın oluştuğu yerdir.