kalmamis

entry2 galeri0
    1.
  1. nabi'nin bir gazeli.

    Gül-sitân-ı dehre geldik reng yok bû kalmamış
    Sâye-endâz-ı kerem bir nahl-i dil-cû kalmamış

    Eylemiş der-beste dükkânın tabîb-i rüzgâr
    Hokka-i pîrûze-i gerdûnda dârû kalmamış

    Teşne-gânın çâk çâk olmuş leb-i hâhiş-keri
    Çeşme-sâr-ı merhametde bir içim su kalmamış

    Kadrin anlar yok bilür yok her dür-i sencîdenin
    Çârsû-yi kaabiliyyetde terâzû kalmamış

    Ceyş-i gamdan kande itsün ilticâ ehl-i niyaz
    Kal'a-i himmetde Nâbî burç ü bârû kalmamış
    1 ...
  2. 2.
  3. zamanın en iyi gülbahçesine geldik ama renk ve koku kalmamış
    cömertçe güzel gölgesini verecek gönül alıcı bir fidan bile kalmamış
    (zamanın en iyi gülbahçesinde ne renk var, ne koku var, ne de bir fidan. durum içler acısı)

    zamanın en iyi doktoru dükkanını kapatıp kepenkleri indirmiş
    doktorun ilac şişesinde veya turkuaz renkli gökkubenin altında ilaç diye bir şey kalmamış

    susayanların isteyen dudakları kayalar gibi çak çak çatlamış
    merhamet çesmeliğinde bir içim su bile kalmamış

    her ölçülü tartılı sözün, şiirin kıymetini anlayıp bilecek adam yok
    yetenek piyasasında terazi kalmamış

    ey nabi, niyaz ehli gam ordusundan nereye sığınsın
    himmet kalesinde ne burç kalmış ne banu
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük