teoride gecerliligi oldugu halde pratikte hic bir anlam ifade etmeyen söz. kılıc görüldügünde kalemi kulagın arkasına sokarak hızlı bir sekilde topuklanması gereken durum.
--spoiler--
ne kalem kılıçtan
ne kılıç kalemden üstün olsun
öğrensinler birlikte yaşamayı
örneğin kalem
aşk şiirleri yazsın
ve köreldikçe kılıç yontsun
--spoiler--
eğer socrates'i hala hepimiz biliyorsak ve onu idam edenlerle ilgili hemen hemen hiç kimsenin bir fikri yoksa, bu söz doğrudur.
(bak, biriniz gelir de socrates kitap yazmadı ki der, kemiklerini kırarım ona göre)
düşünce özgürlüğünün türkiye de sistematik olarak körleştirildiği baz alındığında türkiye için geçerli olmayan ama gelişmiş ülkelerde örneklerini bolca gördüğümüz durumdur. hatta ve hatta osmanlı devletinde bile bu tip keskinlikler yaşanmış olması türkiyenin içler acısı halini daha da artırmaktadır.
atatürk' ün kurtuluş savaşı zaferinden sonra dediği gibi "arkadaşlar, bundan sonra pek önemli zaferlere kavuşacağız. fakat bu zaferler süngü zaferleri değil, iktisat ve ilim irfan zaferleri olacaktır"
kalem kullanmasını bilen aydınların elinde en keskin kılıçtan çok daha tahrip edici ve kuvvetli olur anlamına gelen mükemmel bir önerme.