Şimdi bunlar var ya bunlar kaldırıma tezgah kurar, tenceresini tavasını koyar yürümeye yer bırakmaz sanki babasının malı gibi kullanır kaldırımı. Kahvehaneyse atar üç dört sehpa biraz tabure müşterisine çay verir, cafeyse, lokantaysa at yaraa kadar masa koyar. Ebesini sevdiklerim bu ne biçim ülke. Buna izin veren belediyenin de en az onlar kadar olgun ve çalışkan olduğu da ortadadır.
Kimisi de vardır ki bisiklet yoluna kadar taşar. Nerde bu zabıta dedirtir. Şikayet de etsen yine aynen devam ederler. Yürürken inadına kaldırımdan masaların arasından geçerim hep.
Ipnelerdir. Sade kaldirimida değil asfaltida kapatiyorlar. Koymuşlar dubalari, burasi benim! Devletin asfaltini sahipleniyorlar . Abi arabayi park etcez? Yok git burasi bizim. Şeytan diyor al ordan beyzbol sopasini kafasını gözünü dağıt, ama şeytana uymamak lazım.
