kaldırımların standartlara göre çok yüksek olması ilgimi çekti.. öncelikle bunun seçilen her belediye başkanının olmazsa olmaz hizmetinden kaynaklandığını düşünmeye başlamıştım çünkü hizmet adı altında yolsuzluk yapmanın ilk kuralı kaldırımları değiştirmekti.. aslında böyle yazılı olmayan bir kuralın varlığını çok önceleri hissetmiştim. çünkü her seçilen, ilk iş olarak kaldırım taşlarını kaldırıyordu. belkide bu taşlar bu ülkede çok farklı hakaret sayılıyordu. o kadar ki bu yanlışlar, bilinmeden yapılmış bir doğruya dönüşebilir. toplanan taşlar üst üste konulsa bir gözlem evi bile kurulabilirdi.. bazen piramitlerin olduğu bölgede eskiden bizim bu belediyenin olabileceğine bile inanıyordum.. tabi tek neden bu değildi, motorlu taşıtların park olayını önlemek için bu taşlar sürekli yükseliyordu.. burda kaldırımlar, bir taştan çok, yaşayan varlıklar gibiydiler.. doğuyor, şekil değiştiriyorlar ve ölüyorlardı.
bir de kaldırımların ülkenin gelişmişliği hakkında bilgi sunması söz konusuydu. çünkü kaldırım yüksekliği ile ülkenin gelişmişliği ters orantılıydı, çünkü kaldırımlar yüksekse ülkenin refah seviyesi o kadar düşüktü, otoparklar o kadar azdı.
şehirleri düzensiz..yolları plansız..insanları saygısızdı. ve bir de kaldırımların genişliği tabi. geniş kaldırımlar.. rahatça yürünecek yollar demekti..
yani; ülkenin refahı kaldırımların yüksekliği ile ters genişliği ile doğru orantılıydı.
neyseki bir kaldırım mühendisi de olsam bu boktan ülkede yaşamadığım için dua edip, kaldırımlar şiirinin paris'teki kaldırımlar için yazıldığını bilmenin kıvancını yaşıyordum..
kendi kendime bir avrupalı'nın kaldırım mühendisi bile kalite dedim..
gelişmiş ülkelerde kaldırımların yüksekliği azdır ve belirli bir standardı vardır. her kaldırımın başlangıç ve bitiş yerlerinde de eğimler bulunur. bu yüzden bu ülkelerde sokaklarda daha çok engelli insana rastlayabilirsiniz.
türkiye'yi ele alırsak ne olur peki? kaldırımları arabanın çıkamayacağı yüksekliğe yapmanız gerekir yoksa orası kaldırım değil park yeri olur. kaldırıma eğim yaparsın ortasından direk geçer. birçok yerde sağlıklı insanların bile rahat yürüyemeyecekleri şekildedir.
doğru bir karşılaştırma değildir. özbekistan'ın başkenti taşkent şehrinde kaldırımlar ve yollar oldukça geniştir. ama kurallara pek riayet edildiği ve özbekistan'ın ekonomik anlamda (gerek sanayi gerek ticaret) gelişmemiş olduğu göz önünde bulundurulunca daha iyi anlaşılacaktır doğru bir karşılaştırma olmadığı.