+kalbi acıtan minik ayrıntılar başlığına entry girerken.
+ * ayrıldıktan sonraki yıldönümü.
+ ilk onunla denediğiniz içeceği,yemeği menüde görmek.
+ onun t shirtünden başkasının üzerinde görmek.
bir yıl önce gezmek için kız arkadaşımla antalyaya gitmiştik ve küçük tatlı bir cafede kahvaltı yapmıştık. dün bayram sebebiyle antalyaya gittik. bir işim için tek başıma dışarı çıktım ve şans eseri o cafenin olduğu tarafa gittim. aklımda hiç öyle bir düşünce yokken bir an kendimi cafenin önünde görünce içim burkuldu, birkaç saniye durup cafeye baktım.
(bkz: dead memories)
patates ve mısır cipsi fiyatlarının bizim çocukluğumuzdakine oranla düşük olması. çok isteyip de alamadığımız olurdu. bir de taso çıkması, süpriz falan var tabi...*
küslüğümüzün birinde yastıkta sevgililinin kokusunun olduğunu farketmek bir değişik yapar insanı hele bide saçını koklamayı cok seviyorsanız.o yastığı alıp böle onu kokluyomuş gibi soluksuz kalıncaya kadar çekersiniz kokusunu içine.sevmek böle de yuhaf bişey işte.böyle bişey yapacağım hiç aklıma gelmezi hep odun biri olarak görmüştüm o güne kadar kendimi.
söyleyememek...
anlatamamak...
bakamamak gözlerine cesurca...
uzak durmak çok sevdiğinden...
dokunamamak güzel tenine...
bi an olsun vazgeçememek düşünmekten,sevmekten...
