suavi'nin çığlık çığlığa adlı albümünden, insanı alıp götüren eserinden sadece bir tanesi.
--spoiler--
ah...tam da gelmişken sevdalı, baharda olur mu veda
bilmez bi vefa
--spoiler--
gülay'dan bir zamanlar sıklıkla dinlediğim güzel şarkı.
bazı şarkılar insana şarkı sözlerinin anlamından öte şeyler çağrıştırır. bu şarkı da benim için öyleydi.
eski şirketimde associate olarak işe başlar, zaman içinde performansınız yeterliyse yükselir ve en sonunda ortaklıkla ödüllendirilirdiniz. bunun süresi 11-13 yıl arasında değişirdi. her şirkette olduğu gibi orda da efsaneler vardı. o efsanelerden biri, sadece 9 yılda ortak olmayı başarabilmiş biriydi. fazla mesainin kralını yaptığımız, ofiste sabahladığımız gecelerin sayısını unuttuğumuz halde onun hiç overtime yapmamakla meşhur olduğunu bilirdik. zaman planlaması mükemmeldi, işinde çok iyiydi. zaten lakabı genius'tu.
ama ben bu abimin en çok delikanlı tavırlarını severdim. haklı olduğu davayı sonuna kadar savunur, kimseden çekinmezdi. ortaklığa kabul edildiği için patronlardan biriydi ama bütün herkese çok yakın davranırdı.
babami hatirlarim bu parcayla. rahmetli emekli olduktan sonra kalmak icin bir ev yaptiriyordu. yorulunca yatmak icin kaucuk yatak, cay yapmak icin caydanlik piknik tupu, minik bir radyo filan bulunduruyordu evde. o evi tamamlamaya omru yetmedi. vefat ettikten bir kac gun sonra annemle dedik bahcesine bir bakalim ote beri edelim. cay demledik radyoyu actik bu parca vardi, annemle uzun uzun aglamistik. cok yakiyor icimi!