kalabalıklar içinde yalnız kalmak

entry39 galeri4
    25.
  1. mevzu; o iğrenç kalabalıklara dahil olmak değildir aslında. yalnız olmak da değildir. yalnızlığın güzel tarafını yaşayamamaktır. ne kadar kalabalıkları görmemeye çalışsanız da acı tarafının yüzünüze vurumudur. mesela; bir sahil kenarında yalnız kalsanız , yalnızlığın ferahlığını bulabilirsiniz. kalabalıklar içinde yalnızlık öyle değil ama. sanki yüzünüz bir canlı yayın kamerası gibi gelir o an , insanlara bakarken kalabalıkta , gülen sesler , bağıran insanlar , trafik kornaları vs vs kulaklarınızda vızır vızır gelir. nasıl diyeyim; siz sanki bir yere dalmışsınız da o sesler yankılanıyor gibi işte. anladınız siz.
    7 ...
  2. 26.
  3. 27.
  4. 28.
  5. "Pencere önü çiçeği gibi yalnız mı kaldın kalabalıklarda?" sözlerini getirir akla.
    0 ...
  6. 30.
  7. bu tabir en çok bende sirayet ediyor. herkes birbirine selam veriyor ne bileyim birbiriyle tokalaşıyor ben hep armut gibi onları seyrediyorum. neden öyle oluyor anlamadım. oysa sosyal insanım neşeliyim. benimle de konuşun lan. küstüm be
    3 ...
  8. 31.
  9. standart durum. böyleydim, böyleyim, böyle olacağım.
    0 ...
  10. 32.
  11. Evet o durumu iliklerime kadar yaşıyorum. Içim hep buruk ve hüzün dolu. Yalnızlığımı aşamıyorum maalesef yapıştı gitmiyor.
    0 ...
  12. 33.
  13. Bana hep
    gazi mustafa kemal atatürk'ü hatırlatır.
    (bkz: kalabalıklar içinde yalnız adam)
    1 ...
  14. 34.
  15. 35.
  16. Aklıma şu meşhur karikatür repliğini akıllara getirmiştir: Kalabalığın içine giriyorum sonra ben de hemen kalabalık oluyorum.
    0 ...
  17. 36.
  18. Deli olduğunuza delalettir.
    0 ...
  19. 37.
  20. 38.
  21. o kalabalığa kulakta müzikle karışınca renkler daha bir farklı oluyor.

    bir de şunu farkettim kulaklıkla müzik dinlerken daha bir umursamaz oluyorum.
    0 ...
  22. 39.
  23. sanki sen kaldırımmışsın da onca kalabalık üzerine basıyor geçiyor gibi hissedersin. boktan bir durum.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük