akşam saati sanırım 522st çok kalabalık olabiliyor. bizim oranın otobüsleri çok şükür o kadar da kalabalık değil ama bizim oradan sonra kalabalıklaşabiliyor.
insanı büyük düşüncelere gark edip, yol boyunca acayip düşüncelere kaptırtıp, güldürtebilir otobüstür. böyle bir kalabalık barındıran otobüs içerisinde, melis danişmend'in "sarhoşken pişkin, ayıkken pişman" adlı parçasını dinlerken, "sen onun cebinde, o benim elimde, ben senin üstünde, o benim altımda...!" kısmına gelince birden herkesin birbiriyle olan temasını fark edip, mevcut duruma uygunluğunu fark edince, kendi kendine bir nebze sesli gülüp; ufak çaplı kopmuşken, acayip bakışlarla karşılaşıyor insan. halbuki alenen her sabah halk tipi soft orgyler yaşayan çarpık insanlar onlarken, nasıl bir tek gülen insan garipseniyor anlamıyorum. böyle tuhaf bir psikolojide insan sürüsü barındıran otobüstür işte bu söz konusu kalabalık otobüs.
yeteneklerinizi geliştirip tavan yaptığınız yerlerdir.
1- ani frenlerde refleks eğitimi.
2- dönüşlerde merkez kaç kuvvetine mukavemet eğitimi.
3- kasislerde darbelerden korunma eğitimi.
4- en önemlisi ve son olarak; şoför ve diğer bazı yoculara karşı sabır eğitimi.
bu dört eğitimi başarı ile gerçekleştirebilenin henüz dünya üzerine gelmediği rivayet edilir. tüm bu eğitimleri başarı ile bitiren kişinin üst insan seviyesine ulaşacağı ve tüm insanlığa bir ışık olacağı yolunda bir rivayet olmakla birlikte esenlikler dilerim.
belli bir zaman sonra yolcuların derin sohbetlere daldığı otobüstür.özellikle yaşlı hanım teyzelerimiz bu işte ustadırlar.sağlık sorunlarından tutun da siyasete kadar her şeyi konuşurlar.''bir susun yahu'' dedirtecek reddeye getirirler insanı fakat ne mümkün, o çene açıldıktan sonra mümkünatı yoktur kapanmasının. otobüsün hızlı gitmesi için dua edersiniz
sevmeyeni kadar yolunu gözleyenler de mevcuttur. bunlar kendini çok çabuk belli eder zira bu arkadaşları boş otobüste otururken görmek imkansızken dolu otobüste bayan arkası ve ayakta görmek her türk vatandaşına nasip olmuştur.*