edit:sonbahar dönemine henüz girilmiştir, belki hafif bir rüzgar vardır lakin anneus formdadır.küçücük evladını hasta olmasın diye kat kat giydirerek terletir ve renkten renge sokar.evladını lahanaya çevirir önlemcil canavar.*
her şey bir yana kazak, üstünde polar, üstünde kalın bir mont. lan sağa dönecen, dönemiyorsun. sola dönecen, yok yine olmuyor. ayakkabıların bağcıklarını bağlayacan ııh yine olmuyor. eğilemiyorum lan bildiğin. hey allam. eh be anne. düşüncelisin de hep abartıyorsun.
çocukluğuma gittim. küçüktüm, annem babamın arabistan dan getirdiği fıstık yeşili rengindeki çok kalın bir atkıyı 5 kere dolardı boynuma, kafama da ponponlu bere takardı hiç hareket edemezdim.
ağrı kadın doğum ve çocuk hastalıkları hastanesine getirilen çocukların paylaştığı ortak kader. yaz ortasında bu çocuklar 3-5 kat, kış günlerinde ise 6-9* kat elbise ile sarılıp sarmalanarak getirilirler. tabi gelen bebekse eğer bu katların arasında bir parça ekmek mutlaka bulunur.* peki şikayetleri nedir ? ''ateşi var''. seni o kadar giydirsem senin de ateşin olur denilip çocuk sadece soyularak* ateşi düşülür, ilaçları yazılır. peki sonra ne mi olur ? o çocuklar bütün uyarılara rağmen tekrar kat kat giydirilir ve sonra her iki nöbette bir, ortalama bir çocuk febril konvülziyon geçiçerek acile geri dönüş yapar. ben sana demedim mi denilir, hadi beni bırak black eyed witchi okusaydın bari denilir ama ne fayda... *
ilk çocuklar, kat kat giydirilir, çok çok yedirilir, aman aman emzirilir, nefesi dinlenir, her şeyi yaparsın yetmez zannedersin.
ilk çocuk : ) çok acayip bir şey. mantığı açıklaması yok bunun. ne yaparsan yap yetersiz zannedersin.
yıkamaktan korkuyorsun...
yaşamayan bilmez...
ben o atkıların içindeki küçük astronotları görünce hep aklıma geliyor, bu kesin ilk çocuktur diye.