Kainat arapça'da "var idi, mevcut idi" anlamına gelen "kana" fiilinden geliyor. "Kana" kelimesinin kökeni ise (yine sami dil ailesinden) akatça "durmak, konulmak, konmak" anlamına gelen "kanu" kelimesinden geliyor. Arapça bir kelime olan kainatın öz Türkçe karşılığı olan evren kelimesinde kainata oranla bir döngü, devir, dönme, kainatta ise sanki bir güç tarafından getirilip konulmuş, öylece duran, varolan fikri hakim. Esasen iki kelime de aynı şeyi anlatıyor olsa dahi kültürlerin düşünce temelleri kelimelere bir şekilde sirayet ediyor.
"kainattaki varlıklar, allah'ın 'fıtri'* kanunlarına isyansız itaat ettikleri için bu alem muntazam ve mükemmel. hiçbir yerde en küçük bir karışıklık yok. demek insanlar da yaşayışlarında ilahi kanunlara isyansız itaat etseler, özlenen ahenge kavuşacak ve aradıkları saadete erecekler. uyumsuzluğun ve huzursuzluğun sebebi, insanın isyan ve tuğyan**larıdır."
---
insan-kainat paralel düşüncesinde, insanın ve insanlığın mevcut hallerine dair beğendiğim bir yorumdur bu.