Yazarların eserlerine uyumladıkları kişisel psikolojileri ve çıkarımlarının en belirgin çeşitlemesidir. Kafka, Ortodoks Yahudi bir ailenin çocuğudur. Prag da doğmuştur. 1800 lu yılların son çeyreğinde tüm dünyada olduğu gibi Çekoslovakya da da Yahudi olarak yaşamak çok zordur. Bütün ömrünü ailesiyle geçiren Kafka etnik kökeni sebebiyle dışlanma korkusuyla yaşamıştır. Bu donem içerisinde birde çeklerin Almanlardan ve Yahudilerden nefret etmesi karmanın kimliğini iyiden iyiye reddetmesine sebep olur. Tabi amacı ailesini korumaktır. Bu da onu kendine yakıştırdığı o dev böcekten Çok daha insan çok daha kutsal yapar.
bazen tüm Yahudileri bende dahil bir çamaşır dolabının çekmecesine kitleyip boğulup boğulmadıklarını görmek için açmak istiyorum. Benim Yahudilerle ortak yanım ne? Kendimle bile bir ortak yanım yok benim!. (kaufmann,1966)
bu bir insanın yaşayabileceği en korkunç ikilemdir.bunun yanında ömrünün büyük bölümünü fiziksel ve zihinsel hastalıklarla mücadele ederek geçiren bir adamın metamorfoz adlı eserinde en saçma durumları betimlerken bile bu denli soğuk kanlı olması onu daha fazla insan yapar. Zira insan hislerin yaratığıdır. Kafka hayatının bir fiyaskoya dönüşmesiyle yaşamaya da değer verememektedir. Öyle yoğun hisseder ki Kafka sonunda o sınırı aşıp hissizleşir ve kendini koca bir hamam böceğine dönüşmüş işe yaramaz haliyle odasında ölü Hayal eder. Kafka derin değersizlik ve suçluluk duygularıyla harmanlanmış, günahı suçuyla ters orantılı olan bir mahkumdur. O hepimizden daha insandır.
