bir kafe de türk kahvesine 10tl veriyorsak (ki genelde 10 değil 15-20 oluyor o) o kafenin kirasına veriyoruz zaten artı olarak bir de bundan kâr sağlaması gerekiyor ki sahibi de kazansın. ben de kafe açma hayali kurarken sıfır sermaye ile bunları düşünürdüm ama gerçekler öyle olmuyor işte.
derdiniz macera ve havalı bir mekan sahibi olmak değil de, işsizseniz ve az bir sermayeniz varsa yapacağınız şey çay ocağı-cafe bir mekan açmanızdır ilk yıl kendiniz başında durup neredeyse açıp kapayacak kadar.
çetrefilli bitki çaylarına girmek yok... çeşite girmek yok. nefkafe düz. 5-6 büyük olmayan masa ve tahta sandalye. zurnanın zırt dediği yer ise müzik.
benim zamanında takıldığım ve ara ara çalıştığım yer izmir bornova'dadaydı. cem karaca-zeki müren-rock-pink floyd... kendi sevdiklerimizi çalardık.
gelenler sizinle ortak paydası olacak insanlar olacaktır. 3 sene içinde müdavim sahibi olursunuz sırf o artık o mekanı dönderir.
bu şekilde bir mekanda batma şansınız pek yoktur. ilk döneminiz zor geçse de 2 demlik çayı yoldan geçene bile istemeseniz de satarsınız zaten. kendinize bir iş yaratmış olursunuz.
batmaz çünkü hiç çay satamadınız diyelim...ki imkansızdır... dökeceğiniz iki demlik çaydır... yaktığınız bir tüp.
ocağı tek açar ve ilgilenirseniz mekanla... evet bir müddet sebat edip yorulursunuz. ha baktınız ne zaman tek kişi yetmiyor yetişemiyor, bu artık adam çalıştıracak kadar mekanın döndüğünü gösterir zaten.
20-25 bini bulmaz bu şekil bir salaş bir yer. ilk sene sebat edin ihmal etmeyin mekanı yeter. 3.- 4. sene aylık on bin üstü ne olursa olsun geçer elinize.
insanları salın. hele de müdavim sahibi olmak istemiyorsanız. siz boş alırken adam çay söyleme zorunluluğu psikolojisi hissetmesin. bırakın o insan çay içme zorunluluğu olmadan otursun. kaçırırsan 2 adamı salarsan 3-4 çay satarsın... o kadar oturan kişi de sizin hitap ettiğiniz bir kitleyse zaten bir zaman sonra müdaviminiz olur.
böyle işlek yerlerde açmayacaksanız zevk alabileceğiniz bir şekil ve tarzda açın.
neden biliyor musun sen eğlenmezsen izleyici eğlenmez der, usta oyuncular.
işlek bir yerde olmadığı için sürümden kazanamazsınız hiç değilse mudavimlerden kazanırsınız.
bu corona isimli yavuşak virüs tamamen tedavülden kalkana kadar girişilmemesi tavsiye edilir. pandemiden önce tutma şansı yüzde 30 falandı zaten. pandemi ile beraber batma oranı yüzde 99 lar civarında seyrediyor.
ticarete girilecek ise ve akılda gıda sektörü var ise en temizi al-sat veya üret-sat şeklinde nakit para akışı üzerinde dönen şekilde olmalı. para çokomel eğrisi gibi parayı alıp ürünü vereceksin. öyle çeşit çeşit pasta yapayım raf ömrü 3 günü geçmeyen ürünlerden stoklayayım çay/kahve ile servis edeyim mevzuları sıkıntılı.
Fikir bile sayılmaz aslında? Ben; kürdanla dişlerimi karıştırırken dahi cafe açma fikri oluşamıyor kafamda?! Bünyem kabül etmiyor bunu yani?! Fare kapanı imalatı bile onun yanında yazılım işine girmek gibi falan duruyor?! Heheh!?
O fikir ne zaman belirir zihinlerde.. üniversiteden sonra bir asgari ücretli olacağını anladıktan sonra ciks fikirler geliştirilir. acaba daha yüksek bir işim olabilir mi? diye.. amma çok konuşanı eşekler teper.. o misal eşek gibi asgariye talim ederler.