gece yarısı arkadaşlarla ders çalışırken, çorumlu bir arkadaşın uykulu gözlerle " ya arkaaşlar - yok yok "d" harfini arkadaş keilmesini kullanırken kullanmazdı- biz neden tavanda yürüyemiyoruz ?" gibi
kafasına takılan değil, kafasını taktığı kafasızlıklardır.
son dönemde pek çok genç kızımızın işinin, gücünün, ilgilendiği bir konunun olmaması sebebiyle benimsediği davranış şekli hele bir de komplekslerle harmanlandımı şöyle konuşmalar geçer genellikle:
+sana 2 şeker aldım kantinden sen çok şekerli içmiyordun değil m?
-sen galiba daha fazla şekerle içmemem gerektiğini söylemek istiyorsun şu an yanlış mıyım?
+...
objektif düşünüldüğünde bir başkası tarafından kolay kolay anlam verilemeyecek durumların sürekli düşünülmesi ve dert edibilmesi olarak değerlendirilebilir.
bir gün içinde kendi kendime düşünüp düşünüp yapacaklarımın listesini oluşturmak ve bunların beynimde sürekli dönüp durmalarıdır. bildiğin obsesif bir hareket, hayır niye kendimle savaşıyorum. bugün yapmam yarın yaparım. yapmasam nolur, ülkeyi mi kurtarcam. çok kızıyorum kendime.
(bkz: monolog)