şurada her gün gördüğü kadını aşağılayıcı ithamlara hiç sesini çıkarmayan erkeksiler iki kadın konuşunca kafaları sikilmiş, bak bak sen.
hadi canım hadi, patlak kızla evlenilir mi başlığında eksik kontenjan varmış, git doldur yerini al.
biz burada herbirimiz çoğu zaman gördüğümüz şeyleri görmezden gelerek zaten sessiz kalıyoruz, fakat özellikle gelip bir kadın tecavüzü olduğu gün haykırmamızı, nefretimizi duymayıp, anlamayıp "kafa siken" diye ilan edilmişiz. suç demek ki hak savunmak da, tecavüze baş kaldırmak da. hem zaten o potansiyelde olmayan bir erkek neden üzerine alınıyor ki? burada sayısız "potansiyel kaşar kız isimleri" gibi genellemeci ucuz başlıklar görmüşken iki üç kişi yaptığımız genelleme çok değil mi. hah.
kadının konuşuyor olmasını bir tecavüz sebebi olarak gören bir potansiyel daha, işte burada, sokakta falan değil. gayet açık söylüyor "sizden böyle intikam alır" diye. abi beyninizi neyle besliyorsunuz siz? hayır konuştukça aranızdaki, içinizdeki potansiyeli döküyorsunuz, kadın susmalı, yoksa tecavüzdür cezası. hassiktir diyorum sana. acıyorum yaşadığınız kafaya da. "karı sürüsü" zırvalamaya devam edecek.
bu milletin %90 hanıma değer verse hanımını geçtik kızına değer verse benim de bir kızım/eşim/annem var dese mesela ya onlara da aynısını yaparlarsa diye düşünse bu kadar tecavüz, şiddet, ölümler olurmuydu. değer vermiyorlar bize sahip olduklarını sanıyorlar!
ah canım beli ağrıyormuş yazık! gitte bu zırvalarını özgecan'a anlat! ha pardon bir sapık tarafından öldürülmüştü oda.
herkesi sapık olarak görüyormuşuz. sözlükte açılan başlıklara bir dön bak istersen sapıklarının aramızda olduğunun kanıtları resmen. genelleme yapıp hepiniz sapıksınız demiyoruz. ama bir kadın sizin gözünüzün içine bakmıyorsa yüzünüze gülmüyorsa otobuste önünü mü kapasa arkasını mı şaşırıyorsa bu bizim suçumuz değil.
Şark toplumlarının sorunlarını dile getiren ve tepki gösteren kadınları feminist diye damgalayıp, nefret kusması geleneğinden cesaret alınarak uydurulmuş şovenist erkek zırvaları silsilesidir.
Türkiye'de feministi mumla arasan zor bulursun. Nerede rastladın da zırvasını dinledin acaba?
Al Evlenmeden önce hobi olarak "Feministiz" diye kadıköy gibi gayet uygar bir semtte pankart taşıyan bir kaç tatlı su aktivistini, vur "ben çok kibar bir erkeğim kadınlara her türlü hakkı veriyorum (vermek burada büyük harf)" diye zırlayan düdüklere.
kadın cinayetinin, tacizinin olmadığı bir gün geçmeyen, iş hayatındaki kadınların bu denli az olduğu, kadınların çoğunun hiçbir güvencesinin olmadığı bir ülkede utanmadan çok bilmişlik yapan, kendini nüktedan zanneden öküzlerdense keşke gerçek birkaç feminist olsaydı. Toplumca almanya, ingiltere düzeyinde olurduk.
BU başlığı açtığınızı gördüğümüze göre birincisi bu bir zırva değilmiş, ikincisi de o zırva dediğiniz şeylere maruz kalmaya gerçekten ihtiyacınız var. Seviyesizler.
Meraba toplum zırvalıkları. Öncelikle şunu kafamıza sokmalıyız ki kadın ve erkek hiçbir zaman eşit olmadı. Belki bir gün olacak inanıyorum. Fakat olması içinse dini, toplumu, gelenek ve görenekleri reddedebilecek ufka erişmemiz lazım. Çoğumuz böyle olduktan sonra bu düşünceye katılamayanlar bile bunu benimsemiş hâle gelecek. Neyse size durumu şöyle açığa getireyim. Erkek her zaman gücün sembolü oldu kadın doğurganlığın sembolü. Bunu küçüklükten beynimize yerleştirdiler. Erkek bebeklere mavi beşik, mavi tulum kızlara ise pembe beşik, pembe tulum giydirdik. Yanınsamamız buradan başladı. Renklerle. Nüfus cüzdanlarımız bile öyle yapıldı. Daha sonra oğlan büyüdükçe ona araba ve silah tarzı şeyler aldık. Bunlarda oğlanı güç sembolü olarak kendini görmesine yetti zaten. Daha sonra kıza da bebek aldık, mutfak setleri aldık. Kızda bu şekilde doğurganlığın sembolünü aldı. Sonra onlara kişisel özellikler taktık benzetmeler yaptık. Oğlana aslan gibi oğlum, büyünce ne canlar yakar gibi. Kızada prenses kızım, hanım hanımcık kızım gibi. Daha sonra erkek büyüdükçe cinselliği keşfetti. Ama kız kendi çok sonradan keşfedebildi. Sonra bunun yanlış bişey olduğunu ikiside öğrendi. Toplum bunu yanlış birşey olarak nitelendiriyordu çünkü. Daha sonra erkek sevgili olmayı keşfetti. Cinsel tatminliklerini bu şekilde giderebilirdi. Daha sonra kız öğrendi sevgili olmayı. Hayallerini süsleyen erkekle evlendiğini hayal etti. Erkek ile kız sevgili oldular. Erkek istediğini kıza yaptı. Kız kendini suçlu hissetti. Kız hamile kaldı. Kıza oruspu denildi. Kızı ailesi reddetti. Erkeği sorarsanız bu zevki tattığı için kendini şanslı hissedip herkese ben milliyim diye hava attı. Sonuç olarak bunların sonucunun temelinde toplum yatıyor. Yani sizler. Aile eğitimi olsun okul eğitimi olsun, dinsel kurallar olsun sizler yapıyorsunuz böyle olmasını. Her iki cinsiyette dilediğince özgür olabilme hakkı var. Fakat kısıtlayıcı bir toplumda bu asla mümkün olmayacak.