Ha bu arada dostça sevdiğim bir kadın yazar var. Hep bilgi içerikli entryler giriyordu. Sanırım küstürüldü. Çok değerli bi kaç kişi var/vardı. Ama artık onlarda yok gibiler. Öyleyse bende yokum, yokum, yokum işte.
Bağışlayınız kafa izni atağımın geldiğini salık verir ve aranızda bir süreliğine yani ekim ayına dek bulunamayacağımı bilgilerinize sunarım.
Kıl dönmesi, varikosel, burun ameliyatı gibi küçük ameliyatlarım var. Olur da üç ay sonra entry girmezsem biliniz ki ameliyat masasında kalmışımdır.
Hakkınızı helal edin. Sizi seviyorum.
Sözlük kızlarına tavsiye, ne olursa olsun sözlük erkeklerinden uzak durun. Çunkü hiçbiri bir ben değil. Onların hem sicili hem de niyeti bozuktur. Bunu ben diyorsam dediklerim kulağınıza küpe olsun. Saflık etmeyin.
evet. ben uzun zamandır gitmek istiyorum. ne var ki, çoğu zaman gidemiyorum. gittiğimde de hemen döhüyorum zaten. mesela, en uzun sözlüksüz aram 7 ay sürmüştü. nuri bilge'nin o bir filmi vardı, kasaba idi galiba. eşikte olan bir adam vardı. genç, büyük şehirde okumuş ama bir türlü kasabasından sıyrılamayan biri. herkes biraz eşiktedir, diyordu bir kitabında şevket süreyya. zaten bizi biz yapan iç dünyamızdaki gerilimler.
Uzun bir süre önce soğudu bir çok yazar buradan, sildiler hesaplarını. Ben bir gün biraz da olsa düzelir eğlenmeye devam ederiz diye bir köşede bıraktım hesabımı, twittter’a gittim.
Twitter daha iyi geliyordu diğer sosyal mecralardan. Orayı da ele geçirilmiş görünce son kalem burayı bırakarak Twitter, instagram gibi sosyal medya hesaplarının uygulamalarını sildim. Buraya geri dönmek istedim ama artık çok geç.
Teknolojinin ve sosyal medyanın gelmiş geçmiş en tutkun kullanıcıları bizlerdik. Ama artık bizi dışlar hale geldi her yer. Bu sebepten ötürü artık buradan da veda vaktinin gelmesi üzücü bir gerçek halini aldı.
Hesabımı silmiyorum çünkü biraz da olsa umut var içimde.
Sevgili arkadaşlarım, burası sizlere. Sizleri seviyorum, bana ulaşmak isterseniz ne yapmanız gerektiğini biliyorsunuz.