bitmeye mahkum ilişkidir. bir ilişkinin dümeninde erkekten çok kadının söz sahibi, belirleyici olduğu takdirde kaçınılmaz olarak yine de kadını mutlu etmeyecek ve kadınlık içgüdüleri sonunda onu başka arayışlara itecektir.
yok efendim kadın-erkek ayrımı olmazmış da, hatta gerekirse kadının daha fazla söz hakkı olmasına alışmalıymışız da... hikaye bunlar. kadın, kadın gibi olacak, erkek de erkek gibi. başka türlüsü illaki bozar.
hemen döşenmeyin millet..
baskın görünmeyip her dediği olan kadın dolu ilişkilerde..
tamam canım,oldu hayatım ama ince ince işler her istediğini..bunu mu ister erkekler..
sokakta oyun oynarken canı istediğinde topunu alıp eve giden velet misalidir.
oyun o istediğinde başlar, istediğinde biter. istediğini de oyuna dahil eder. belli başlı kuralları yine kendi koyar. bi süre sonra da durum öyle sıkıcı hale gelir ki, kadına da topunu alıp gitmek düşer.
ben sevmiyorum abi böyle tipleri. böyle tipten kastım; baskın olmayan, lafını geçiremeyen erkek tercihim değil benim. olsa olsa arkadaşım falan olur, o da en kötü ihtimalle.
toplanın lan yamacıma, işin püf noktasını açıklıyorum. uyumlu görünerek, her söylenileni yerine getirerek asla bi kadının ilgisi kendi üzerinizde toplayamazsınız, dikkatini çekemezsiniz. yok efendim ben daha naif, daha mülayim erkek seviyorum diye ortalarda cirit atan kadınlara inanmayın. palavra. valla. yalan dolan hepsi. her kadın kendine diş geçirebilen bi erkekle beraber olmayı arzu eder.
güçlü, otoriter erkek imajı her zaman etkilidir. ben hayatıma girecek olan erkeğin beni peşinden koşturmasını isterim şahsen. ama yok, illa her söylediğim yapılacak, her istediğim yerine gelecek mına koyim. hayır demeyi bilsin, beni ters düştüğümüz konularda ikna edebilsin, baskın bi tip olsun. yerim onu ben.
