kadınlar aşık olmadan önce kendilerine daha çok bakarlar.
saatlerce makyaj,hergün farklı renk oje,çeşitli parfümler,bugün ne giysem tripleri.
fakat aşık olunduktan sonra zaten ayaklar yerden kesilmiş,gözler ve beyin sadece bir kişiye odaklanmıştır;sevgiliye...
makyaj yapmak kısa sürer çünkü;nasılsa o sizi beğenmiştir.
saç boyası renginde sevgiliye danışılır çünkü; acaba sizi o şekilde görmek isteyecek mi?
sevgili ne bu saldın kendini diyene kadar giyime bile eskisi kadar özen gösterilmez çünkü; kişi kendini görmekten önce onu görür.
kadınlar bir de bu dönemde fazla ağlak olurlar.
sabah erkenden kalkar. giyinir süslenir. görüşelim mi diyecek olan mesajın gelmesini bekler. bekler..bekler.. bekler..akşam olur o mesaj gelmez. canı sıkılır. morali bozulur. evdekilere çatar. odasına kapanır. olmadık şeyden nem kapar ağlar. ağladıkça açılır düşünceleri netleşir.'görüşmeyeceğim bir daha aramayacağım numarasını da sileceğim bundan sonra kimseyi sokmıcam hayatıma' diye kararlar alır.bir an durur '..ama o farklıydı' diyerek yeniden ağlamaya başlar. uyur uyanır günler geçer.'görüşelim mi' diye mesaj gelir ağladığı geceyi unutur 'tabi canım geliyorum hemen' diye cevap verir. olay başa döner. *
tuz yerine şeker koymak, beş kere söylenen lafı duymamak, bütün gün boşluğa bakmak, telefonu elden düşürmemek, ocaktan ve sigaradan elini yakmak, yapılacak her işi unutmak başlıcalarıdır.
bir kere önce güzelleşmek. sonra aşıkken insan mide / spazm sorunları yaşayacağı için, zayıflar ve dolayısıyle kilo verir. dünyaya artık daha bir pozitif bakar, şevinç mutluluk olayı. gözü telefonda yaşar, dünyadan bihaber olur kadın aşıkken, hatta dünyasının merkezinde o vardir. sürekli ve aptal aptal gülümser, sürekli bir panik ve endişe hali, hele sevgili uzaksa. uzaklara dalıp gider, peşisıra düşler hayaller. çocukları daha bir sever (zaten hep seviyordur) ama daha bir işte. manevi ve dünyevi ne varsa daha çok ilgilenir sanki aşk ı gönül gözünü de açmıştır kadının. yanakları daha bir kızarıyordur artık şaşkın küçük bir kız çocuğu gibidir. sabır etmenin ne denli bir erdem olduğunu öğrenir kadın aşıkken ve şükür etmenin. hatalarda yapar kadın aşıkken hem de öyle hatalar kendinden bile utanabilir elbette, ama bence bir kadın aşıkken en çok güvenir, güven duyar, sonsuz bir güven, başını yaslayacak omuz da o dur, sırtını yaslayacak kalkan da, arkadaşta, yar da.
asık oldukları erkek dünyalarının merkezi haline gelir her işlerini ona göre ayarlarlar , fazla taviz verirler aynısını erkektende isterler .ayrıca eğer erkek kadının istediğini yapıp taviz verirse pilleri bitmiş demektir . gecmiş ola . . .
tesadüfen markette karşılaşılmışsa marketin kapısını bırakmamak yada aralık bırakıp eliyle tutmak hem içeri girecek gibi hem dışarı çıkacak gibi. arkadan bi pardon geçebilir miyim sesi duyuluncaya kadar market kapısı bırakılmaz.
kaçınılmaz bir durumlar zinciridir. tutarsiz davranışlar nedeniyle aşık olup olmadığı konusunda kararsız kalınır, kafa karışır ve aşık olunduğundan emin olunmaz.
daha da kötüsü aşık olduğuna emin olan erkek de bu tutarsiz davranışlar karşısında kendini sorgulamaya başlar,
kızın nazlanmak konusunda sınırları aştığını, aptala yattığını düşünür,
nihayet vazgeçmeye karar verir ve kaçan kovalanır oynunda ikinci perde başlar; ama roller değişmiştir...