BÜYÜK ÇANTA TAŞIMALARINDAN KAYNAKLANIR. HALBUKi BU SORUNU NiKAH TÖRENLERiNDE YAŞAMAZLAR YA DA GECE KLÜPLERiNDE. ORALARA GiDERKEN ELLERiNDE KÜÇÜK BiR PORTFÖY OLUR. iÇiNDE SADECE CEP TELEFONU, BiR RUJ KREDi KARTI VE ANAHTARLARI OLUR.
çantanın içerisine belki lazım olur diye (en iyi ihtimalle) iki değişik model güneş gözlüğü, gündüz başka gece başka kokayım diye iki çeşit parfüm , aman belki şarjım biter diye şarj aleti, minik bir bavul görünümüne sahip cüzdan, üzerinde bilmem neredeki evlerinin anahtarının da olduğu yaklaşık 500 gr. lık bir anahtar destesi, genelde iki cep telefonu, düzinelerce toka, cımbız, ayna ve bilimum bakım eşyalarının bulunduğu bir makyaj çantası, sakız veya şeker, ıslak mendil ve kağıt mendil atıldıktan sonra sanki tombala çekermiş gibi ellerini daldırıp daldırıp alakasız bir şey çıkarttıklarında 'üff bi türlü bulamıyorum!'serzenişinin duyulması durumudur.
tüm çantanın teker teker boşaltılıp ortaya dökülmesi akabinde telaş içerikli görüntülerin sergilenmesi aranan nesne bulunduğu anda sakinleşen bünyenin dışardaki eşyalarını sakin sakin toplama görüntüsü içerisinde bulunduğu durum.
kapı önünde yaklaşık yarım saat anahtarı bulamayınca direk kaldırıma boşaltılıp karşı apartmandaki yakışıklıya rezil olunan durumdur.günlük ve aylık ped ihtiyacı nedense sürekli çantada taşınır..
en çok başıma gelendir. telefon çalar çantanın derinliklerinde onu bulana kadar cüzdan anahtarlık parfüm parlatıcı göz kalemi vs. hepsi çıkar en son istenen objeye ulaşılır.
özellikle otobüse binildiğinde akbil bulunamaması krizine dönüşen, bütün otobüs ahalisini geren hadisedir. o zaman ne diyoruz. hadi kızlar akbiller ceplere...
en büyük problemimdir. yalnız benim için sonuç genelde mutlu sonla bitmez. çünkü aradığım şey genelde gerekli olandır ve o kadar gereksiz ıvır zıvırın içinde gerekli olanın işi yoktur.
en büyük problemimdir. yalnız benim için sonuç genelde mutlu sonla bitmez. çünkü aradığım şey genelde gerekli olandır ve o kadar gereksiz ıvır zıvırın içinde gerekli olanın işi yoktur.
Normaldir kanımca.Nitekim onların içten dıştan on tane cebi olan ceketleri yok.Aynı şekilde kıçlarında tütün tabakası taşıyacakları cepli pantolonları yok.Cüzdanını kamufle edecekleri cepli gömlekleri yok.Nasıl bulsunlar varı yoğu olan tıka basa doldurdukları çantalarında saatlerce çalan telefonlarını ya da aynayı ya da cımbızı,bazen de ruju,pedi,kalemi,tırnak makasını,gözlüklerini,sigara paketlerini,çakmaklarını?HAA?Nasıl bulsunlar?
özellikle son zamanlarda çıkan büyük valizimsi çantalarla iyice zorlaştı. o da değil içine raf gibi bir şey yapamıyorsun her koyduğun yerinde dursun. dipfriz gibi üstten doldurulacak mecburen. dolayısıyla çantada bir şeyi bulmak tam bir işkence. kullanmasan da olmaz. her kıyafete gidecek bir çanta çeşidi var. el mahkum kullanıyorsun.
evden çıkmadan istediğin kadar düzenli bir şekilde yerleştir. 2 dk sonra o düzen alt üst olmuştur. dolayısıyla aradığını bulamaman doğal. hele ki telefon çalıyorsa çantanın içinde dedektifçilik oynarsın. elini bir koyarsın çantanın neresi titriyor diye ya da biraz dinlersin hangi köşeden ses geliyor diye. sonra bulursan senden şanslısı yok.
en kötüsü çantanın astarının yırtılmış olma durumudur, telefon astardan geçip çantanın dibini boylamıştır, kadın telefonunu bulamaz, felaket durumdadır suratı bembeyaz olmuş ağzı açık vaziyette telefonunu aramaktadır çantayı delercesine. işte bu yüzdendir canım çantaların astarının sökülmesi veya yırtılması hikayesi... Sonra bir arkadaşı telefonu çaldırır, ses çantadan gelmektedir, telefon tutulur ama bir türlü girdiği delikten çıkarılamaz, çok sinir bozucudur, tecrübeyle sabittir *
kadınlar 'acaba' kelimesine fazla takılırlar... acaba bu lazım olur mu, acaba bunu kullanır mıyım, acaba şöyle mi, acaba böyle mi derken bi bakmışsınız çanta tıka basa dolmuş. e buna bir de büyük çanta modasını eklersek... ortaya çanta içinde bir şeyler arayan kadın portreleri çıkar karşımıza.