kadınların kendilerinde zeka yerine dış görünüşü tercih etmeleridir. erkeklerin, bir kadına baktıklarında dış görünüşten başka bir şey görememesinden kaynaklanır.
bakınca içini mi görelim yani? demek istediğim ilk bakışta dış görünüşten başka bir şey görmüyorsun, sonra yavaş yavaş tanıştıkça oluşan sevgi daha kalıcı oluyor çünkü. güzelliğin ömrü en fazla 20 sene.
pek sık rastlanmamakla birlikte kadınlar arasında görülebilen bir durumdur. kadınlar her zaman tipten çok güce önem verirler; zengin, güçlü bir tip her zaman yakışıklı ama pısırık bir tipten daha fazla ilgi görür.
Yanlış olan önermedir. Küçük yaşlarda olabilir ama kadınlar olgunlaştıktan sonra yarım saat sohbetten sonra erkeğin zeka seviyesini tespit edebilmekte ve yelkenleri suya indirebilmektedir. Olgunlaşma yaşı ise tam olarak bilinmemekle birlikte yirmi yaşından sonra kademeli olarak gerçekleşmektedir. Ayrıca tartışılması gereken bu değil yakışıklı ve zeki karşısında alınması gereken önlemlerdir.
doğrudur. zira kişi kendinden bilir işi diyerek davranırlar. sokakta görüp de hoşlandığın bir adamın zekasını bilemezsin, ilk etapta etkğlndiğin kısım dış görünüştür. bunun böyle olduğunu bilen her kadın kendleri içinde böyle düşünüleceğini düşünüp, kendini botoxa adar. ama bilmez ki garibim, zeka denen şey öyle tepside sunulan birşey değil, yüz geridrme, kaş kaldırma, gıdı toplama ameliyatları gibi. zeka gelişmek ister. gelişmesi için emek ister. kültür ister, ister de ister beyin doymaz aç bir köpek gibidir her zaman. hep bilgiye açtır. ancak kişi kendinen bilir işi diye yola çıkan arkadaşlar bunu hep gözardı edip, sanırlar ki adam her saniye karşısında bir pilli bebek istiyor. kızım akıllı ol, o adam aynı zamanda o güzel kadınla sohbet de etmek istiyor şş.
anlaşılmayan bir başlık. zekasını kullanamadığımız insanlarımız yani kadınlarımızın yarısından çok çok fazlası dinimizde olmamasına rağmen yobazların arzulamadığı şeyleride içine alarak. eğitim alması sağlanıyor fakat sonra çalıştırılmayıp ya da beynini kullanmayıp eve kapatılıyorlar. sonra en büyük beyin göçünü burda yaşıyoruz. bu başlıkta boyle bir sonuca ulaştım ama oyle yazasım geldi. dış görünüşe önem vermelerini sanırım erkekler istiyor.
akıllı olan kadındır. bilir ki her zeki erkekte akıl yoktur ve aklı olmayan erkek ahmak erkektir. yani doğru değil, eğri, büğrü olan erkektir. dolayısı ile bu erkeğin ağzından çıkan şeylerde kendi yamukluğuna parelel olacaktır. kesinlikle güvenilmemesi gereken bu erkeği seçmekse büyük bir aptallıktır.
-kadınlar erkeğin içi yerine dışına bakıyor
+kadınlardan da, kadınların baktığı adamlardan da, o adamların içlerinden ve dışlarından da bıktım. Başka bişi bilmez misin sen?
Hahahayr sadece gülüyorum bu beyana üstüme dahi alinmiyorum six gidip mal mal kizlarla evlenirken ben fakulte bititiyor olacagim. Iste herkes kendi gibisini bulyr.
kadınların bir erkeğin zekası ve kültürüyle ilgilendiğine nedense inanasım gelmiyor. hatta kadınlar için ideoloji de önemli değil diye düşünüyorum. daha çok fiziksel olarak bakıyorlar. birde davranışsal. ama zeki erkeği fark ederler, kültürlü erkekten hoşlanırlar yalandır. ideolojik olarak yakın bulduğum kızlarla konuştuğumda bunu net görüyorum. komünist kızlarla konuşup dindar bir kızdan çok maneviyat dinlediğim olmuştur. yani anlayacağınız bre dostlar, kadınlar düşünceleri oturmuş kişiler değil, içgüdüsel olarak mantık kurarlar, istediğini etkilemek için uğraşırlar ancak ideolojik yönleri zayıftır. ayrıca zeka, kültürle alakası yoktur durumun.
bazı kadınların diye düzeltilmesi gereken tespit. zira ölümsüzlüğü ve yaşlanmamayı bir de üstüne zamanda yolculuğu bulacak kadar zeki birini bulursam dış görünüş hikaye.
Erkeklerin, hanımların dış görünüşüyle ilgilenmesinin sonucudur. Görünüş ön plana çıkmış ve zekaya gereksinim kalmamıştır karşı cinsle iletişimde. Uzun lafın kısası arz talep ilişkisi.
Erkeklerin, hanımların dış görünüşüyle ilgilenmesinin sonucudur. Görünüş ön plana çıkmış ve zekaya gereksinim kalmamıştır karşı cinsle iletişimde. Uzun lafın kısası arz talep ilişkisi.
ve yine yeniden bir genellemeyle karşı karşıya olmakla beraber benimde dün gece okumakta olduğum psikolojik kitabımı elimden bıraktıktan sonra düşündüğüm bir konu oldu. hatta bunu id le falan açıklama girişimlerine girdim iç alemimde. yani bunun içgüdüsel olduğu bi yönüyle de cinsellikle alakalı olduğunu ben değil pek çok bilimadamı zaten açıklamış ama bunda süperegonunda yani toplumsal ve çevresel faktörlerinde etkili olduğunu gözardı etmemek gerek.kadının yerini toplum zaten kendiliğinden belirlediği için kadının bizatihi kendisine neredeyse rol düşmüyor.kadının çalışmaya başlayıp ev dışındaki dünyada yaşam alanı bulunca zekasını kullanmaya başladığı palavrasına inandırdılar bizi kapitalist sistemde ama bununda moda adı altında kadın içgüdüsünü bi yönüyle cinselliğini pazarlamak daha doğrusu beklentiyi bu yönde yaparak, kadın cinsinin eline geçecek gücü yani zaten varolan zeka, sonra başarı, buluş, toplumsal statüyü ellerinden geri almaktı niyet. erkekleri dürtüsel olarak güç ve iktidara taptıran bu zihniyet kadınıda kendi cinselliğine hapsediyor.hepimiz biliyoruz zaten insanoğlunun zaaflarını ama bazıları bunu bilmekle kalmayıp bundan çokta iyi nemalanmayı biliyor.aslında baktığında burda ne kadın nede erker suçlu hatta nede big brothers.dünya varoldukça hiç eksilmiycek iyilik kötülükte ama iş kendinin farkında olmakta ve dünyanın.ve uyumamak gerek uyanık olmak gerek.
dış görünüşten ziyade biraz da parayı da düşünürler kadınlar. en kral yakışıklı bile olsa, biraz para olmalı, parasız da olmaz ki diyen bin tane kız tanırım.
-çok şekersin ne iş yapıyorsun.
-hademeyim ben.
-anladım oldu o zaman görüşürüz yine.
-çok tatlısın ya adın ne?
-berkay
-ne iş yapıyorsun berkay.
-babamın tekstil fabrikasında yöneticiyim. 3 tane fabrikamız var.
-(annasskyymm) haftasonu işin var mı?
Yine buram buram cinsiyet ayrımcılığı kokuyor buralar, bu nedir ya? "Kadınların dış görünüşe önem vermelerinin sebebi erkeklerdir." Burada Türk annelerinin belki on yıllardır kullandığı bir söz durumu çok güzel özetliyor aslında "O camdan atlasa sende mi atlayacaksın?" Yani diyorum ki, arz talep meselesi diyenler, sen kedini sayılı üretilmiş koleksiyon parçası yerine her gün toplumun huzuruna sunulan sıradan bir şey olarak görüyorsan burada erkeklerin değil, bunu norm olarak kabul edip buna karşı herhangi bir şey yapmayan senin suçun var.
