Bakın sevgili arkadaşlarım. Şimdi 1. Olarak, bu durumu kadınlar diye genellemek yanlış. Başlığın "Türkiye'de ki kadınlar" olarak değiştirilmesi gerekir.
2.olarak, Seks yani cinsellik bedensel olduğu kadar aynı zamanda toplumsal bir olgudur. Eğer ki yaşadığınız toplum medeni olarak gelişmiş ve cinsellik açısından bir takım tabuları kaldırmışsa, o zaman kadınlar ihtiyaç duydukları seksi rahatça dile getirebilir.bu sayede sekse ihtiyaç duyduklarını sürekli farkedebilirler.
Fakat, yaşadığınız toplum muhafazakar ve cinselliği tabu olarak gören bir toplumsa, kadınlar cinsel isteklerini kolaylıkla açıklayamaz. Bu durumda da zihin ve beden bir süre sonra olayı kanıksar ve içinde ki cinsel dürtüleri yavaş yavaş dizginlemeye başlar.
Sonuç olarakta, muhafazakar toplumda ki kadınlar, sekse ihtiyaç duymadıklarını zannederler ama aslında bu durum, bastırılmış bir dürtüdür.
Cinsel eylemi başlatan ana unsur kadınlarda ve erkeklerde aynı değildir. Kadınlar erkeklere kıyasla sekse daha az ihtiyaç duyar demek bu anlamda hatalı. Ortalama bir kadın cinsel eylemi bir bütün olarak ele alırken erkekler bunu süreç olarak değerlendirmemektedir ve daha cok işin sıvı transferi kısmına odaklanmışlardir.
Toplumsallaşma kadınlarla erkeklerde farklıdır ama bu sadece olayın bir yönünü oluşturur. Ortalama bir kadın için seks yapmak ve bu ilişkiden bebek sahibi olmak paralellik arz eder. Bu sebeble kadınları sekse ihtiyaç duyanlar duymayanlar yerine bebek sahibi olma arzusu taşıyanlar ve taşımayanlar olarak kategorize etmek daha tutarlı olabilir.
Fazla duymazlar genelde alisveris ve sagda solda ego kasmak daha çekici gelir.
Erkek arkadasi bile gösteris için yaparlar tamamen yüzeyseldirler.
Milleti kiskandirmak çatlatmak için yasarlar.
ihtiyaç duyarlar elbet ancak iltifata, egolarının şişirilmesine, dedikodu yapmaya ve alışverişte rahatça para harcamaya ihtiyaç duydukları kadar değildir elbette.