Daha önce hiç kız arkadaşı olmamış orta halli birinin beyanıdır. Açıkçası ben de daha once hiç kız arkadaşı olmamış orta halli biriyim ama bunun benim mal olmamdan kaynaklandığının farkındayım. Parayla ilgisi varsa da o kadar değil.
bu laf nedense bana hep çok saçma geliyor. hayır tamamen yanlış olduğu için filan değil, eksik olduğu için. yukarıda bir arkadaşın da belirttiği gibi, kadın ya da erkek fark etmeksizin paraya önem vermeyen bir insan olmadığı için.
ama bu basitçe hep bu böyleydi zaten denilebilecek bir şey de değil. yaşadığımız toplumun tek doğrusu haline gelmiş bir şey. sanki parayı elde etmek isteği ve bu doğrultuda harekete geçmek (her ne şekliyle olursa olsun); diğer etiksel değerlerle birlikte var olan ya da onlar tarafından belli bir dereceye kadar kontrol altında tutulabilen bir şey olmaktan ziyade, hepsine hükmeden, diğer hepsini kendi doğrusu altında birleştiren ve yeniden şekillendiren bir şey gibi (sanırsın güç yüzüğü şerefsiz).
demek istediğim para kazanmak günümüzün tek doğrusu. nihai hedef tek başına bu. dolayısı ile bu parayı 'nasıl' kazandığın, bu doğrultuda neler yaptığın pek de önemli değil. bunu çok çabalayıp, gerçekten alın teri döküp de elde edebilirsin elbette (ki eminim hala bu şekilde yapan onlarca insan var). ama amiyane tabirle bu artık günümüz toplumunda 'enayilik' anlamı taşır. çünkü parayı kolay yoldan elde etmek, bunu kısa ve emeksiz yoldan yapmak; günümüzde aynı zamanda 'aklını kullanmanın', 'kurnaz olmanın', 'fırsatları değerlendirmenin' karşılığı. yani kısaca günümüzde rasyonel olmak bu demek.
peki bu rasyonelliğin içerikleri neler? mesela torpille işe girmek, onlarca çeşit dolandırıcılık yolu keşfetmek, bir şans oyunu oynayıp kısa yoldan para elde etmek, televizyonlara çıkıp saçma sapan şeyler yapıp ünlü olmaya çalışmak ya da güçlü olana sadece yalakalık yaparak var olan düzünde kendine yer bulmaya çalışmak vs. bunlar sadece benim aklıma şu an aklıma gelenler.
peki bunları yaptığı için toplum tarafından dışlanan, eleştirilen birisini gördünüz mü? ya da kaç tane? mesela ben torpille işe girmem abi doğru değil diyen birisi oldu mu hiç etrafınızda. aksine herkes böyle yapıyor ne var ki bunda cevabını alırsınız? bu ise sosyal devletin olmadığı, fakir olanın ciddi ciddi fiziki olarak yok olma tehlikesi yaşayabileceği bir sosyo-ekonomik düzen içerisinde çok normaldir. güçlü olmak ve belki bize de bir şeyler düşer umudu ile güçlü olana hürmet etmek yeni etiksel değerler haline dönüşürler. bu noktadan sonra da zaten bu gücün ilk başta nasıl ortaya çıktığı, ne şekilde kazanıldığı hiç önemli değildir.
şimdi bana diyebilir misiniz ki sadece kadınlar paraya önem veriyor ya da erkeklerden daha fazla değer veriyorlar. hayır işin doğrusu; aslında kadınların da erkeklerin de eşit derecede paraya önem verdikleridir. sadece buna ulaşmak için izledikleri yollar zaman zaman kültürel sebeplerden dolayı farklılık gösteriyor o kadar.
mesela hep "kadınlar sadece zengin adamlarla birlikte olurlar, onlarla evlenirler" demeniz de bunun ile alakalı aslında. yaşadığımız toplumda kadın ev ve çocuklar ile ilgilenir, erkek çalışır mantığının, günümüz gerçekliği ile birleşmiş hali. yani kadınların 'bir kısmı' da erkeklerin 'bir kısmı' gibi zengin olma fikrine tapıyor ve bunu ataerkil bir toplum içerisinde yapabileceği en olanaklı yol ile yapmaya çalışıyor. yani zengin bir adam ile evlenerek. şimdi bu aynı adamın torpille işe girmesinden, dolandırıcılık yapmasından, güçlü birine yamanmaya çalışmasından vs. daha mı fazla ahlaksızlık oluyor?
kısacası demek istediğim şu; kadın erkek hepimiz aynı derecede ahlaksız bireyleriz. çok belli oyunun kuralı bu. en azından ahlaklı insanlar olmayışımızın üstünden ayrımcılık çıkartmayın derim ben.