Erkeklerin asalak gibi kendi işlerini kadınların yapmasını beklemesinden kötü değildir. Erkekler çamaşırlarını kendi yıkayamaz, yemek yapamaz, eşyalarını düzenleyemez hatta suyunu bile kadınlar versin diye bekler ama günün sonunda getirdiği 3 kuruş paranın hesabını yaparlar. Gidin önce işlerinizi yaptıracak hamal bulun sonra konuşursunuz. Gerçekten dünyada en tahammül edilemeyecek insan cimri insandır, net.
Bir kadın olarak Kesinlikle katılmadığım bir olaydır. Ha yok değil var böyle kadınlar. Ben de olaya şöyle bakıyorum:
Üniversiteden mezun olduğumdan beri değil bir erkeğin sırtından geçinmek babamın üzerinden dahi geçinmiyorum. Bir erkekle yemeğe gittiysem hesabı ona kitlemek için türlü türlü oyunlar çevirmem. Ya hepsini ben öderim. Ya da kendiminkini. Alnımın teriyle kendi paramı kazanıp yine kendi geleceğim için harcıyorum.
Hayat bu Allah kimseye muhtaç etmesin. Kendi ayaklarım üzerinde durduğum için bir kaç erkek kişisi de bu durumdan rahatsız olmuştur. Bunu da malesef şuna bağlıyorum:
Bu hatun kendi kendine yetebiliyor benim buna verebileceğim bir şey yoktur düşüncesiyle koşarak uzaklaşmıştır.
Bir kadın olarak katıldığım önerme. Çünkü çevremde çok fazla örneği var. Üniversite zamanında çocuğa bakıp “ay bu çok şişman ve sarışın ben böyle tipe bakmam” diyip ardından zengin olduğunu öğrenip(bayağı zenginler yaşadıklrı ilin yarısı onların diyebilirim), ben kaslı yakışıklı erkek isterim diyip ayda 24 bin tl geliri olduğunu duyduktan sonra zargana gibi sallanan bir beye aşık olanlar mı dersin. Daha sayısız örneğim var. Kadınların hepsi böyledir diyemem ama elinde iyi bir işi olmayan ya da olupta çalışma kıçı olmayan kadınların hepsi maalesef böyle. Dikkatli olun beyler hayata 1 kez geliyorsunuz kimseye bakmak, para yetiştirmek zorunda değilsiniz.
Bunun nesi var , durup durup aynı başlık. Çocuğum senin derdin ne . Annen babanı mi terketti. Sevgilin mi bıraktı ne oldu. Biz zorla kimsenin parasını yemiyoruz , yedirmeyin. Yanı adam kıza iki yemek , ya da iki kahve içirir sonra içine dert olur. Biraz görgülü olun. Centilmenliğin kelime anlamını dahi bilmezsiniz sorsam.
çoğu evlilikte görülen durumdur.
fakat okumuş, devlete atanmış ve karı-koca çalışan çiftler de var.
doktor ve pilot olan hatunlar da var. onlar hiçte parazit değil.
ama şöyle bir durumda var:
bir kadın ne kadar kariyerli olursa olsun, aylık 20 bin tl maaş alsa bile kendinden daha güçlü bir erkek arar.
(bkz: hipergami)
bir erkek tarafından ezilme arzusu içgüdüsel olarak var.
sonuçta erkeğin kaburga kemiğinden yaratılmış bir canlı.
iki uç nokta oluşuyor bizde: ilkinde kendi ayaklarımın üzerinde duruyorum deyip hiçbir ilişki istemeyen buna karşı olan kinci erkek düşmanı travmatik kadınlar var, ikincisinde gelenekçi erkeğe bağımlı ezik tipli kadınlar var. bunların ortası var ama bu iki profil göze çarpıyor. bu iki tip eleştirinin ana kaynağı aslında. çalışan karşı cinsle iletişime geçmeyen içindeki egoyu ve kini körüklemek için sürekli kulp takan güya örnek gösteren bir kitle var. imkanı olan erkek yine bulur bacım sen kendine ediyorsun ikinci tipi zaten konuşmaya bile gerek yok evlenip gider beş çocuk yapar hayatı saçmasapan geçip gider. bu coğrafyanın kadını cidden zor çünkü bin türlü travmayla büyüyor. her kadın parazit değil ama türk (türkiye) kadını bir boka yaramaz peşinden koşmayın.
Araba aldın zaman yaptın ilk iş etrafta karı kız kovalamak olmuyormu cebine 3 5 kuruş girince paranla her kızı elde edebilceni düşünmesidinmi
At sahibine göre kisler evlat siz neyseniz onlarda ona göre hareket eder şu kızlarla uğraşmayı bırakın artık bı kendinize bakın kendinize...