esasinda kadinlar koruyucu erkek sever. gariptir ki solcu kizlar hep sagci muhafazakar erkek tercih ediyor genelde. kendim yasadim arkadaslarimda da cok gordum. detayli aciklama yapmaya gerek yok. bunlar hep yaratilis ve bilhassa kulturden kaynaklaniyor.
hepsinin olmasa da birçoğunun bu konuda saplantısı vardır anne ya da babasında gördüğü sahiplenmeyi bu maço erkek diye tabir ettiği kişilerde bulmaktadır tatlı sert uyarmalar arada yaptıklarına bulaşmaları hoşuna gitmektedir test edildi çalışıyor.
maalesef o musibeti görmeden son bulmayandır. gazetelerin üçüncü sayfalarını dolduran kadına şiddet veya cinayet haberlerinin temel sebeplerinden biridir.
Kadınlar zulmü, doğrudan doğruya zulmü başka herhangi bir şeyden fazla takdir ederler. Onların ilkel eşsiz içgüdüleri vardır. Biz onlar azad ettik, fakat onlar yine de efendilerini arayan köleler olarak kaldılar. Boyunduruk altında olmayı severler. '' **
metroseksüel erkek fantezisine tepki olarak doğmuş bir saplantıdır. Türk kadınlarının one direction, justin bieber, ajdar, kuşum aydın vakaalarını gördükten sonra doğru yola dönmeleridir.
akıllı kadınların yapacağı saplantıdır.
metroseksuel erkekten kimseye hayır gelmez. eşeğin kulağına su kaçırmamak gerekiyor tabi ancak insan sevdiğini sakınır,kollar,düşünür ,kıskanır bu maçoluksa baş göz üstüne.
bu saplantıya sahip kadınlarda maçonun estetik bir vücuda sahip olması artıyken en azından öküzlemesine kas göstermeyecek kadar da görgülü olmasını isterler.
maçosunun herkese karşı her zaman ayar verebilecek bir pozisyonda ama tasmasının kendi elinde olmasına özen gösterirler.
bu durumda uyarmak bizden saplantılı hatunlar; size karşı kalkan sadece ufaklık olmayacaktır her zaman hazırlıklı olmanız gerekir o zümzüğe.
-böyle gaşlı olsun kesinlikle gözlü olsun. döşü kıllı olsun böyle boğazlı kazaktan bile görünsün. ayı olsun. temiz ayı ama.
gözü kesin olsun lütfen.
-evet.
bu olayın kökeni tarih öncesine dayanır. bakın anlatayım.
taş devrinde; * bizim görgüsüz mağara adamları, beğendiği kadının kafasına indirir, saçından sürükleye sürükleye mağaraya atarmış. gerisi malum: '' yen mi yemen mi. ''
her neyse; bu olayın verdiği acımtırak haz, her nasılsa genetiğine kodlanmış bizim bu bayanların.
bakmayın boğaziçi okumuş yok efendim massachusetts technical university ' de doktora yapmış, yok feministmiş, yok personel müdürü kariyerli kadınmış...
bunların hepsinin isteklerinin kökeni, ilkel güdüleridir.
yani olayın aslı şudur.
kadınların amacı, kendisinden güçlü bir ayı adamı gözüne kestirmek, diğer adamlarla, gergedan misali; cinsellik için rekabete sokmak, sonrada bu ayı adamın; kendisini, yatırıp saçından sürükleyerek mağaraya atmasını sağlamaktır.
not: olayın gelişimi modernize olmuştur tabi. ama dikkat ederseniz kullandığım semboller; bugünü de anlatmaktadır aslında.
cinsiyetler ayriminin pek de kalmadigi modern hayatta belirgin cizgilerle dogrulugu saptanamayacak onerme. erkekler daha feminen davranislar gostermekte ve kadinlar ise daha maskulen tavirlarin icine girmektedir. eski kadin degildir artik modernizmin yeni kadini. kendini ispatlamak zorundadir dis hayatta her daim. bu da onu disaridaki maskulen rakiplerinin arasinda sorumluluk almaya hazir, yonetebilme yetenegi gelismis bir kadin yapmaktadir. ancak, domestic sphere`de (domestik alanlarda) kadin, kadinlik icguduleriyle yuzlesirken baba modeli ile birlikte maskulen bir erkek arayisina girer.
en basta belirttigim erkeklerin maskulinetisini yitirme olayi da bildigimiz feminen tavirlar degildir. topraktan kopartilan erkek kendini daha dogrusu rustunu ispatlama imkani bir turlu bulamamakta ve bu konuda tavizler verebilmektedir. o da artik sistemin isleyen carklarindan biri olmus; ev sorumluluklari yari yariya azaltilmis calisan esiyle birlikte ve bir garip denklem kurulmustur. ruhsal anlamda bu yitirilmis (ya da sulandirilmis) maskulinite ancak dissal faktorlerle birlikte kadinin uzerinde yuzeysel bir etki olarak var olabilmektedir. o nedenledir ki, yaka dugmeni kapat, mini etek giyme`den oteye gecemez bu maskulinite.
toparlamak gerekirse, basliktaki kadinlarin maco erkek saplantisi yalnizca cinsiyetlerden biri ile ilgili olarak degil toplumsal ve daha onemlisi ekonomik faktorler goz onunde alinarak her iki cinsiyet bazinda incelenmelidir.
maço sevenlerin saplantısıdır. kadının korunması, erkeğin koruması yaratılış doğasında mantıklı gelebilir ama taş devrinde. günümüzde bu tarz ilişkiler boşanma ile sonlanıyor. aile içinde maço erkeğin ben erkeğim istediğimi yaparım tavırları bir süre sonra şiddetli geçimsizliğe neden oluyor. bu toplumun her kesiminde böyle değil tabi ki sosyo-ekonomik açıdan tamamen kocasına bağlı olan eşler seslerini çıkaramıyor ve buna katlanıyorlar. sanırım her kadın maço eşten öte, kendisini anlayabilecek bir eş ister. kurt kocayınca köpeğin maskarası olur, erkeklikte bir yere kadar.
büyük çapta bir genelleme yapmak doğru değildir. artık günümüzde kadınlarında erkeklerinde tutumları değişiklik gösterebilmektedir. genelleme yapılacak olursa içgüdüsel bir saplantı denilebilir.