dramaqueenlerin heyecan arayışından başka bir şey değildir. zoru sevmeleridir. zoru elde etmek için çaba sarfetmekten duydukları hazdır. ama bir yere varmaz o ayrı.kazanan kızlar mıdır efendiler mi yoksa piçler mi??
bilemedim..
efendi erkekte düzeltilecek kusur yoktur. ya da vardır ama göze batmaz. piç erkek ise sorunlarla doludur. kadın hemşiredir, erkeği adam edecektir. erkek de bunu ona borçlu olacak ve sonsuza kadar mutlu bir şekilde yaşayacaklardır.
işin ilginç tarafı, kadın cinsi erkeği adam etti diyelim *, ee işin heyecanı bitti şimdi? nabıcan? oturup pişirdiğin yemeği afiyetle yiyecek misin şimdi?
bir de, efendi erkek tipi aşağı yukarı bellidir. keşfedecek şey bulamazsınız onda. ama piç erkek öyle midir? onun duruşu bile ayrı bir gizem taşır. götü başı ayrı oynar, oynadıkça sen bir şeyler keşfettiğini sanarsın. onunla konuşmaya, onun güneşin batışını izlerken uzaklara puslu puslu bakmasına bir anlam vermeye çalışarak "acaba şimdi nasıl ilginç bir şey düşünüyor?" diye kendi kendini yersin. kafana sıçayım afedersin...
her erkeğin ilişkinin bazı noktalarında piç(macera ruhlu, farklı, iplemeyen v.s) olması gerekir yoksa ilişki monotonlaşır yavaşlar ve durma noktasına gelir işte bu yüzden hanım kızlarımız efendi erkekleri tercih etseler dahi belli bir zaman sonra sıkılacak boğulduğunu hissedecek çevresinde bulunan piç erkeklere yönelecektir.
an gelir atilla ilhan ölür der ya şair, an gelir o acıyı bütün çıplaklıgı ile yasamak isteyen kız tipidir. cool erkek bir gün bırakıp gidecektir ve asla gerektigi zaman degil, kendi istedigi zaman yanınızda olacaktırç
aslında olaya tersinden bakmak lazım. gerçek de zaten tersidir. kadınlar piç erkekleri tercih etmezler. tercih edilen erkekler piç moduna girerler. bir erkeğin talibi çoksa o erkek yüksek ihtimal şımaracaktır, piç moduna girecektir. bir matematik hesabı yaparsak. çok tercih edilen bir erkek piçleşir. bu nedenle piç erkekleri tercih eden kadın sayısı daha fazladır. bu nedenle kadınların çoğu piç erkekleri tercih ediyormuş gibi gözükür. bu kadar basit aslında.
lan bir başlığın içindeki bütün entry'ler de başlığın belirttiğine alabildiğine muhalefet olur mu be? okudum, taradım 100 entry içinde; allah rızası için bir kız/kadın sözlük yazarı da "ne var yani? biz piç tercih ediyoruz. mutluyuz. kıskançlar hımf!" yazamamış, ya da, bir erkek "kime ne ya? maydonoz... kızın tercihi, eder eder... tipsizsen ben ne yapayım!" deyip piçliğini ortaya koyamamış, kendini ifade edememiş. herkes efendi, hepimiz efendiyiz, onları tercih edenleriz zaten. peki de, piç ve bunu tercih eden insanlar kim bu sözlükte beyler bayanlar alo? temsil hakkı var lan bunların. şşş...
eşyanın tabiatıdır. ne yapalım bu işler böyle. ayrıca biz erkekler de sevgilimizin bizle birlikte olmasını ancak eşimizin bakire olmasını istemez miyiz?
erkeklerin piç olmak yerine efendi olmayı tercih etmesinden ötürü ortaya çıkan sorun gibi algılanabilir. Değildir. Bahanedir. Yalandır. Safsata da olabilir.
doganin kanunu. kizlar calisan erkekler yerine serseri basibos ve kavgaci erkekleri tercih ederler. kadinlari bilim adamlari cözememis sen kalkmissin böyle bir entry aciyorsun kardesim be.
(bunlar benim gözlemlerimdir. Kimseyi bağlamaz. Sadece çevremde gördüğüm kadarıyla yorumlamak isterim. Genelleme yapıyosun tarzı ıvır zıvırla gelecek olan vatandaşlar, üstüne alındıklarından olabilir. Hor görmemek lazımdır.)
sözedilen hatunlar; belli bir yaşa ve olgunluğa gelene kadar piç diye tabir edilen elemanlarla gezerler, tozarlar, olabilir, kendi seçimleridir, bize laf söylemek düşmez.
Ancak, iş biraz daha ciddiyete binince, belli bir yaşa ve olgunluğa geldiklerinde ise; zamanında sümüğünü atmadıkları bu adamlara yamanmaya çalışırlar. Ben bununla evleneyim, işten eve- evden işe gitsin, bana değer versin, evinin kocası olsun filan isterler. Ama istedikleri olmaz, bakarlar ki birileri aklını kullanıp, bu çocuklara sahip çıkmıştır. Sonradan orda burda dert yanarlar evlenilecek adam kalmadı filan diye..
Tamam da güzel kardeşim, sen o adama vaktinde ne fedakarlık yaptın ki ondan güzellik bekliyosun?
Demekki neymiş, efendilik ile enayilik arasında bir fark varmış. Ve bu fark, öyle ufak tefek birşey değilmiş.
demek erkeklerdeki genel kanı buymuş... kızlar efendilikten hoşlanmıyor şeklinde düşünen erkek sayısı oldukça fazla olmalı. ben de diyorum ki, bu gencecik çocuklar neden beş vitesli doğanın içinde, dört camı açıp sigara tuttukları ellerini dışarıya sarkıtarak gezerler; neden kafalarını jöleye bandırıp, çim adam vaziyetinde dolanırlar... demek ki; giyilen o sarkık kotların, atletle gezinmelerin, park kenarlarında bira parası denkleştirmelerin, kopukluğun dikalasına koşmanın sebebi, sadece kızların tercihiymiş. yoksa efendilik paçalarından akar yurdum gençlerinin.
hayata karşı cesur olamayanların, spontane yaşayamayanların, balkonlarda büyümüş çocukların hem kadınlara, hem de kendi hemcinslerine attıkları iftiradır.
erkek salaştır, biraz da asidir, başına buyrukluğu yakıştırır kendine, haritasındaki en uzak nokta hayal gücüyle sınırlıdır, sabırsızdır, hayatındaki bir kaç kişi hariç tahammülsüzdür, iplerle elinden kolundan bağlı, kukla gibi yaşamaz hayatını, bir adım senden, bir adım benden demez, istediği kadına numara yapmaz, tutar kendine çeker. efendi olmanın, süt çocuğu olmak demek olmadığını bilir.
sonra bir kadın için çocuk ile bir erkek karşıya gelir. çocuğun mesajı "nolur peşinden gelmeme izin ver, ben zaten kendim karar veremem, sen söyle beraber yapalım, n'olur" olur. bahsi geçen kişi bu sancılarla kıvranırken, erkek, gelir elinden tutar, belini sarar "gel" der, alır götürür. bu kertede, olsa olsa kadınların adam gibi adam merakı vardır.
hayata karışın, dizlerinizde yara izleri, yüzünüzde üç beş çizgi olsun.