bunun sebebi erkeklerin her zaman kadından daha derin sevmesidir. aslında tam aksi gibi görünsede yani hep daha ince düşünen, daha çok fedakar olan taraf kadın gibi gözüksede ki çoğunlukla öyledir. erkekler daha yüzeysel kalırlar ilişkilerde en azından öyle görünürler. duygularını bir kadın kadar iyi ve abartılı ifade edemez erkeler, oysaki biten bir ilişki sonunda her iki tarafta çok yaralansada kadınlar tutunacak bir dal bulduklarında çok daha kolay unuturlar.
şöyle bir durum vardır efendiler. *
eğer ki bir hatun kişi ilişkisini bitirmişse, mutlaka onu yol ayrımında bekleyen başka birileri vardır. çevrenizde görmüşsünüzdür muhakkak. kız ayrıldıktan sonra hemen tebelleş olurlar hatuna.(eski sevgilileri, daha önce teklif etmiş olanlar *, hoşlananlar, abazalar vs.) yani kafasını dağıtmak için çok alternatifi vardır. birisiyle mesajlaşır, birisiyle buluşur, illa ki bir ilişki yaşanmasına gerek yok. zaten karşısındaki erkek onu mutlu edebilmek, eğlendirmek için türlü çabalara başvuracak, türlü şebeklikler yapacaktır. mutlaka ki anlık da olsa ayrılığın etkisinden kurtulma söz konusudur. klasik erkek taktikleriyle etkilemeye çalışacaklardır hatunu. akıl vermeler, ideal ilişki nasıl olmalı vaazları, kendinden örnek vermeler *... kız da sonuçta insan *. atıverir ayrılık acısını üstünden.. *
belki içi yanacaktır, kimsede bulamayacaktır eski tadı ama unutacaktır acısını hayatın getirdikleriyle beraber..
sonuçta erkek, kadın, ilişki, aşk, sevgi bunların hepsi göreceli kavramlar. yani kavramlar pek göreceli değil de, hikayelerdeki bu kavramlara karşılık gelen karakterler göreceli. kızın ve erkeğin ilişkiye nasıl baktığı, nasıl bir ilişki olduğu önemli faktörler. bir iki aylık ilişkinin sonrasında: "hemen de nasıl buldu birisini adi adam" gibi bir tepki çok normaldir. kaldı ki bu ilişki değil olsa olsa takılma gibi bir şeydir. ama 3 yılın sonrasında hayatımın kadını dediğiniz hatun kişi bile daha sizden ayrılmadan başka birisinden etkileniyorsa... *
off offf canım çok sıkkın sözlük... ulan ben de onu akıllı uslı bi kız sanırdım. bu ne lan...
doğru tespittir. ''benden önce kaç kişiyle birlikte oldun?'' gibi saçma salak klişe bir soruya ''sen ilksin'' ya da ''senin kadar özeli olmadı'' cevabını vermesi de hep bu sebeptendir.
edit: eksileyen hanımefendi, neden eksilediğini mesaj atıp aydınlatırsan sevinirim.
dogru bir tespittir. kadin "istenien" erkekse "isteyen" dir. kadina derhal yeni talepler gelmeye baslar. bu taleplerinden elbette birisi, kadinin hosuna gidecektir.kendi kafasinda "onu da sevmistim, ama seni de seviyorum" seklinde bir durum olusacaktir.
ayni sey erkek icin gecerli degildir. erkek kadindan ayrildiktan sonra, bir süre inziyava cekilip, "istemekten" korkacaktir. cani yanacaktir. hele isin icinde parayla ilntili seyler falan döndüyse, hele cocuk falan varsa(hicbir yargic ayni durumdaki ebeveynlerden cocuk velayetini babaya vermez-bu da aslinda gariptir de, neyse-), erkegin ondaki sonraki hayati kolaylikla bir "serseri mayin" havalarina, dönüsebilir.
baktım da bir kısım bayan yazarlar itiraz etmişler duruma. sevinin kızım ne güzel işte. umut kaya'dan mor yazma'yı dinleyip dinleyip uaaaa diye ağladığımı bilirim lan ben.
kaldım şehirlerde sen bana kızma, hep haber edemezsem moralini bozma.. - uaaa, kaldım istanbullarda allah belanı versin fatma, açsana lan telefonunu, uaaaa!
tiksindiniz değil mi? itiraz etmeyin o zaman, güzel şey çabuk atlatmak. fatma çabuk atlatmıştı mesela. çırpınasıca.
ben 1 senede unutamamışken o 1 senede çocuk bile yapmış. diyorum zaten kalıcı olmak için böyle kevaşelerin geçmişini sikmek lazım diye. nefes alıp vermeleri bile deli ediyor beni. .
'' dur gitme efe''
siktir insanlığımı öldürdün amk. arada iyi kızlar da yandı.
Kadınlar türkiye şartlarında çok az bir kısım hariç zaten çocukluktan zorluğa alışkın. Baba baskısı, koca baskısı, cocuk doğur, yok okulda iste Ya da evde kendini kanıtla. Hep bir savaş. Aşk acısı tabi ki çekerler ama o kenarda bir detaydır. O kadar dert arasında aşk açısından dağılacak halimiz yok. Gizli gizli ağlar, kimseye söylemeyiz. Ne yapalım içip içip dağıtalım mi, ne yapalım.
bu durumun sebebi kadınların iniş çıkışlara, duygu değişimlerine alışık olmasıdır. bu alışıklığı sağlayan da regl-dir. bir kadın her ay regl olur ve regl dönemlerinde yaşadıkları kötü hissiyatları, 1 hafta sonra atlatabilmektedir. kadınları o dönemlerde huzursuz, huysuz, aksi, mutsuz, depresyonda görebilirsiniz fakat regl bittikten sonra tam tersi bir durumda olabilmektedirler. fakat erkeklerde böyle bir alışmışlık durumu mümkün değildir. bu yüzden kadınlar duygu değişimlerine alışıktır ve daha kolay atlatırlar.